Askıda düdük!

Ali Bozkurt
22.09.2025 - 12:51 | Son Güncellenme: 22.09.2025 - 13:01

Türk hakemliğinde çifte standart tartışmaları sürüyor. Federasyon ve kulüp baskıları nedeniyle birçok hakemin düdüğü askıya alınıyor, kariyerler sona eriyor.

Askıda düdük!

Hüseyin ÖZKÖK- AJANSSPOR

Hakemlik, futbolun hem en tartışmalı hem en ağır mesleği. Bir düdük, bir bayrak, bir kart, tribünleri ayağa kaldırıyor, milyonları etkiliyor. Çalınan aynı düdük, bir hakemin kariyerini de sona erdirebiliyor. Sahada o düdüğü çalan kişi, çoğu zaman yalnız. Çok iyi olsa dahi asla kahraman olamıyor ama çok kolay günah keçisi ilan ediliyor.

Diğer yandan bir hakem, kritik bir penaltı hatasıyla aylarca sahaya çıkamazken, bir diğeri defalarca benzer hatalarla koruma altında tutulabiliyor. Bu çifte standart, hakemlik mesleğinin güvenilirliğini bitiriyor.

Türkiye’de hakemliğin en büyük sorunu, kararların sadece sahada verilmemesi. Federasyon koridorları, kulüp yöneticilerinin sert demeçleri, televizyon ekranlarında kurulan “hakem mahkemeleri” gerçeği var. Hakemler hata yapıyor, evet. Ama hatanın bedeli bazıları için ömür boyu oluyor, bazıları için ise pek bir şey olmuyor.

Son yıllarda ise özellikle de Nihat Özdemir'in TFF Başkanlığı döneminde Ferhat Gündoğdu’nun 2021’de MHK Başkanı olması sonrasında düdükler artık çok sıklıkla askıya alınıyor. Hakemlerin kariyerleri federasyon koridorlarında, kulüp baskılarıyla, siyasi rüzgârlarda şekilleniyor. Bazılarının düdüğü elinden alınıyor, bazılarınınsa zorla sessizliğe gömülmesi isteniyor.

Futbol tarihimizde aniden “dinlendirilen”, sezon ortasında liste dışı bırakılan, hatta “bir daha maç yönetmeyecek” denilen hakemler hiç de az değil. Bir gün sahada Şampiyonlar Ligi’nde boy gösterirken ertesi düdüğü astırılan hakemler var artık. Bugün tecrübeli birçok hakem için düdükler zoraki şekilde askıda. Onlar sahadan çekildikçe, yerlerini tecrübesiz genç hakemler “gençleştirme” adı altında alıyor. Ama gençler de biliyor ki düdüğü çaldıkları anda sadece oyunculara değil, milyonların öfkesine de maruz kalacaklar ve çok kolay feda edilebilecekler.

Hakemin performansı elbette eleştirilebilir. Ama sorun, eleştirinin adaletli olmaması. Büyük kulüplerin açıklamaları, televizyon tartışmaları, yöneticilerin tehditkâr demeçleri hakemin kaderini belirliyor. Bir düdük yanlışsa bedeli ağır; doğruysa sesi bile duyulmuyor.

Kimi hakem bir hatadan sonra bir daha üst düzey maça çıkamazken, kimisi yıllarca aynı hataları yapmasına rağmen korunuyor. Bu çifte standart, hakemliğin mesleki itibarını zedeliyor.

Askıda düdük

Bugün birçok hakemin düdüğü askıda. Kimisi kendi isteğiyle geri çekiliyor, kimisinin zorla hakemlik hayatı bitiriliyor. Şimdi de sırada Arda Kardeşler var. Yaptığı hata nedeniyle belki de kulüp baskısı ile daha önce olduğu gibi düdüğü astırılacak. Eğer öyle olursa iş bununla kalmayacak ve UEFA’da maç yöneten bir hakemimiz daha eksilecek.

Hakemler hata yapar, ama sistem hata yapmamalı. Çünkü Türk hakemliği hızla uçurumdan aşağı yuvarlanıyor. Dünya hakemliğinde artık esamesi okunmuyor, elit hakem Konferans Ligi eleme maçına veriliyor.

Futbolun geleceği için hakemin düdüğü bağımsız çalmalı. Düdük askıda değil, sahada olmalıdır.

Senin için hazırladığımız haberler