Spor yazarlarından Konyaspor - Beşiktaş maçı değerlendirmesi | "Bayram yapılması gereken sonuç"

Özgür Koç
23.10.2025 - 09:58 | Son Güncellenme: 23.10.2025 - 10:27

Spor yazarları, Beşiktaş'ın Süper Lig'in 3. hafta erteleme maçında deplasmanda Konyaspor'u 2-0 mağlup ettiği karşılaşmayı değerlendirdi. İşte detaylar...

Spor yazarlarından Konyaspor - Beşiktaş maçı değerlendirmesi | "Bayram yapılması gereken sonuç"

Trendyol Süper Lig'in 3. haftasından ertelenen maçta Beşiktaş, deplasmanda TÜMOSAN Konyaspor'u Ndidi ve Tammy Abraham'ın golleriyle 2-0 mağlup etti.

Spor yazarları karşılaşmayı şöyle değerlendirdi:

Güntekin Onay: "Sadece galibiyete şartlanmıştı!"

Konyaspor deplasmanı Beşiktaş açısından varoluş sınavıydı. 6 oyuncusu statü gereği forma giyemeyen siyah beyazlılarda Sergen Yalçın belli ki risk almadan, sabırlı ve iyi mücadeleye dayalı bir oyun kurgulamış. Bu kadroyla da açıkçası bundan daha kaliteli bir futbol beklemek iyimserlik olurdu.

Beşiktaş, 90 dakikanın hemen hemen tamamında oyunun kontrolünü rakibe verdi. Topa sahip olamadı. Az pozisyona girdi. Ancak Beşiktaş, top Konyaspor’un ayağında iken yüksek konsantrasyon ile organize bir savunma yaptı. Sergen Yalçın, takımının gol yemediği takdirde bir şekilde gol veya gol fırsatları bulacağını biliyordu ve nitekim öyle oldu.

KAZANDI AMA BÖYLE OYNAMAMALI

İlk yarıda hemen hemene hiç hücum yapamayan Beşiktaş, Orkun Kökçü’nün kullandığı etkili köşe vuruşundan Wilfried N’didi ile golü buldu ve maçın devamında da bu skorun avantajı ile savunmada kalıp Konyaspor’a alan vermedi. Bu oyun Beşiktaş’ın futbolu mu olmalı? Asla ! Ama dün 6-7 eksikle, krizdeki bir takım Konya gibi zor bir deplasmanda kazanmak için ne gerekiyorsa onu yaptı. Burada galibiyet için tek bir anahtar kelime var: Mücadele. Başta Emirhan Topçu, N’didi ve Orkun Kökçü olmak üzere Tammy Abraham ile Milot Rashica dahil tüm futbolcular sonuna kadar galibiyet için savaştılar.

EMiRHAN TOPÇU 10 ÜZERiNDEN 10

Salih Uçan oyuna girdikten sonra biraz daha pas ile çıkabilmek Beşiktaş’ın olumlu tarafıydı. Dün puan kaybına asla tahammülü olmayan Beşiktaş sadece kazanmak için oynadı ve istediğini aldı. Bakalım bu galibiyet önümüzdeki maçlara nasıl yansıyacak? Dün 10 üzerinden 10’luk bir futbol ortaya koyan Emirhan Topçu, Beşiktaş’ın galibiyetindeki başrol oyuncusuydu. Savaşmak ve mücadele etmek önemli ama artık Beşiktaş top ayağındayken de futbol adına bir kalite ortaya koyabilmeli. (Hürriyet)

Ali Gültiken: "Bayram yapılması gereken sonuç"

Beşiktaş'ın sevinmesi değil, bayram yapması gereken bir galibiyet. Oyunu rakibe bu kadar verip neredeyse topa hiç temas etmeden oynanan bir 90 dakikanın sonucunda iki farklı kazanmak mükemmel bir duygu. Beşiktaş'ın oyun bulmaktaki zorlu süreci Konya'da bir kez daha gördük ki, adım adım ilerliyor. Futbolun en temel gerçeklerinden birisi savunma. Bunun çeşitli uygulama şekilleri var. Hepsinin sonucu gol yememeye odaklı. Beşiktaş, Konya'da maçın ana unsurunu bunun üzerine kurdu. Maçın yıldızı da bu yüzden savunma oyuncuları Emirhan ve Paulista oldu. Karşılaşmanın büyük bir bölümünü kendi yarı alanında kalıp oynamak bir tercih meselesi ama biraz daha agresif ikinci bölge savunmasıyla rakip sahada daha fazla pozisyon üretilebilirdi. Bu tür zorlu maçlarda orta alan oyuncularının biraz daha oyuna müdahil olması önemli. Orkun'u, Rafa'yı, Ndidi'yi gözler oyun içerisinde aradı. Bir diğer yandan bu kadar sabırlı ve temkinli oyun dakikalar ilerledikçe rakipte de daha fazla açıklar oluşturdu. Abraham'ın attığı gole baktığımızda kontratak pozisyonunda yakalanan alan Beşiktaş'a skor olarak döndü. Oyunu bir kenara koyup, skorun 2-0 olması tarafından baktığımızda Beşiktaş adına güzel bir akşam diyebiliriz. Konyaspor karşısında alınan skor, camianın işlerin daha iyiye gitmesi, oyunun daha iyi olması yönündeki beklentilerini ve ümitleri tazeledi. (Sabah)

Ali Gültiken: "Bayram yapılması gereken sonuç"

Beşiktaş'ın sevinmesi değil, bayram yapması gereken bir galibiyet. Oyunu rakibe bu kadar verip neredeyse topa hiç temas etmeden oynanan bir 90 dakikanın sonucunda iki farklı kazanmak mükemmel bir duygu. Beşiktaş'ın oyun bulmaktaki zorlu süreci Konya'da bir kez daha gördük ki, adım adım ilerliyor. Futbolun en temel gerçeklerinden birisi savunma. Bunun çeşitli uygulama şekilleri var. Hepsinin sonucu gol yememeye odaklı. Beşiktaş, Konya'da maçın ana unsurunu bunun üzerine kurdu. Maçın yıldızı da bu yüzden savunma oyuncuları Emirhan ve Paulista oldu. Karşılaşmanın büyük bir bölümünü kendi yarı alanında kalıp oynamak bir tercih meselesi ama biraz daha agresif ikinci bölge savunmasıyla rakip sahada daha fazla pozisyon üretilebilirdi. Bu tür zorlu maçlarda orta alan oyuncularının biraz daha oyuna müdahil olması önemli. Orkun'u, Rafa'yı, Ndidi'yi gözler oyun içerisinde aradı. Bir diğer yandan bu kadar sabırlı ve temkinli oyun dakikalar ilerledikçe rakipte de daha fazla açıklar oluşturdu. Abraham'ın attığı gole baktığımızda kontratak pozisyonunda yakalanan alan Beşiktaş'a skor olarak döndü. Oyunu bir kenara koyup, skorun 2-0 olması tarafından baktığımızda Beşiktaş adına güzel bir akşam diyebiliriz. Konyaspor karşısında alınan skor, camianın işlerin daha iyiye gitmesi, oyunun daha iyi olması yönündeki beklentilerini ve ümitleri tazeledi. (Sabah)

Fatih Doğan: "Beşiktaş iyi temsil edilmiyor!"

Beşiktaş; erteleme metaforunu sindiremeden deplasmanda Konyaspor Süper Lig maçının Şampiyonlar Ligi maçının gölgesinde bırakılması tartışmasının içine düştü. "20.00 yerine 18.00'de oynansa kime ne zararı olurdu?" sorusuna cevap ararken Beşiktaş bu kararın neresinde anlamak mümkün değil. Asıl tehlike şu: Taraftar sahada güçlü oyun, saha dışı da güçlü temsil ve hak aramayı görmezse takımının sıradanlaşmaya başladığını, reflekslerinin yavaşladığını düşünmeye başlar. Anadolu takımına benzemesi de benzetilmesi de kabul edilecek bir durum değildir. Konyaspor maçında erteleme kaynaklı eksikler vardı. Bunlara Mert'i kesip Ersin'i oynatmak gibi sert kararlar eklenince takımın sarsıntılar yaşaması olağandı. Ancak 1-0 öne geçtikten sonra takımın yine skoru koruma endişesi, zaman zaman 5'li savunma görüntüleri Galatasaray ve Gençlerbirliği maçlarını hatırlattı. Konya ne G.Saray ne de Gençlerbirliği kadar gol yollarında becerikli değildi. Ancak Recep Uçar'ın öğrencileri, Beşiktaş'ın kontrataktan, geçiş oyunundan bulduğu ikinci gole kadar vasat bir oyun, sıradan bir Anadolu takımı görünümündeydi. Maçın özeti; özellikle kanatları kullanan Konya daha iyi oynadı ama skoru Beşiktaş aldı. Beşiktaş'ın oyunda bu kadar gerilmesi, geri çekilmesi ve topu rakibe bırakması kabul edilemez. Bu konu "Beşiktaş kazandı ya!" açıklamasıyla geçiştirilemez. Sıradanlaşan oyun kadar tepkisizlik de bulaşıcı bir hastalıktır. Beşiktaş'ın o boşluğa düşmemesi, düştüyse hemen çıkması lazım. (Sabah)

Bilal Meşe: "Oynayan değil, atan kazandı"

Hücuma çıkarken bu kadar top kaybı olur mu? Adı Beşiktaş ise olur!

Eee, kaybederseniz, rakip Konyaspor’dan hem baskı yersiniz, hem de kalenizde tehlikeler yaşarsınız! İlk 15’te topla oynama yüzde 75 ev sahibi lehine, varın kayıpları siz düşünün!

Konyaspor’da ne ararsanız var. Kaleyi bulan şutlar, üst üste kornerler, taç atışları, var oğlu var. Tek eksik goldü bu süreçte...

Futbolun ilginç bir oyun olduğunu dün Konya’da yaşadık! Oyunu domine eden Konyaspor golü kalesinde gördü! Üstelik 21’de Beşiktaş bir kez geldi, ilk kez korner kazandı, atışı Orkun kullandı, Ndidi yükseldi, kafayı çaktı, Kartal’ı öne geçirdi.

Evet Kartal, Konya’ya 7 eksikle gitti, doğru. Ne var ki formayı taşıyorsanız, ki öyle, sahaya çıkanların eksik mazeretlerine sığınma gibi bir lüksü asla olamaz! O forma ağırdır, taşımasını bileceksiniz, lamı-cimi yok!

Ndidi’nin golü Kartal’ı bir nebze olsun rahatlatırken, ev sahibi baskısını sürdürdü. Nitekim 38’de Umut sert vurdu, Ersin tokatladı, gole vize vermedi. Valla, bu yarıda Beşiktaş yatsın - kalksın savunmasına dua etsin. Konya’nın baskısına Ersin’le birlikte öyle veya böyle müthiş direniş gösterdiler.

Rafa Silva, yıldız değil mi, ilk yarıda adını duyan var mı? Ya bir, ya iki kez, hepsi o kadar! Kartal’ın bu yarıdaki performansı mı? Sıfırın, altında sıfır ötesidir!

İkinci yarı mı? İlk yarının kopyası! Sergen Yalçın bu negatif tabloyu değiştirme adına, Rafa Silva ve Devrim’i kenara aldı, Mustafa ile Salih’i sahaya sürdü. Değişti mi? Yookkk, Kartal ‘aynı tas, aynı hamam’ misali! Baskı yapan, pozisyon üreten, bol bol duran toplar kullanan yine Konya’ydı.

Düşünün toplam 17 korner var, ama gol yok! Gelin görün ki, yine golü bulan Beşiktaş! Dakika 73, Kartal’ın savunmasından çıkan uzun topu, iyi kovalayan Abraham, kaleci Deniz’in büyük hatasını affetmedi, farkı ikiye çıkardı, olası puan kaybına da set çekti.

Demem o ki, ‘oynamadan kazanmak’ diye buna derim arkadaş. Zirve yarışında Kartal için ‘tamam mı, devam mı?’ maçıydı dünkü mücadele. Zirve ile dokuz puanlık fark var, bu makası Kartal kapatır mı, kapatamaz mı? Bu köprünün altından daha çok sular akacak! Ancakkk bu oyunla mı? İşte sorun da burada yatıyor! (Milliyet)

Cem Dizdar: "İkisi de oynayamadı Beşiktaş kazandı!"

Beşiktaş için ‘’Ya tamam ya devam’’, ‘’Sırat Köprüsü’nde’’ gibi başlıklar atıldaysa alttan altta söylenmeye çalışılan takımın değil Sergen Yalçın’ın geleceğiydi. Öyle ya Beşiktaş, Yalçın da dahil nice teknik direktör değiştirmiş ancak öyle ya da böyle hala yoluna devam ediyor. Konya’nın son durumu düşünüldüğünde iki teknik adam için de kritik önemdeki maçta Beşiktaş temkinli oyunu mu seçmişti yoksa ilk devre için bundan fazlasını yapmasını beklemek iyimserlik mi olurdu varın siz düşünün! Topla daha az oynayan, rakip kaleye yaklaşamayan, kalecisi iki kurtarış yapan takım Beşiktaş’tı ancak kornerden golü atan da onlar oldu. Öyle bir goldü ki, golü atan Wilfred Ndidi’den çok sevinen kornerde dublaja giren ve son haftalarda taraftarının öfke paratoneri olan Tammy Abraham oldu.

Konya ilk devre geri düştüyse pozisyon bulamayan Recep Uçar takımının ilk devre yaptığı büyük oranda işlevsiz 25 ortaya bakması gerekir mi acaba? İkinci devrenin uzun süresinin de topla oynayanı Konya ise de Beşiktaş 60’a doğru Rafa Silva gibi en kudretli oyuncusunu değiştirmek zorunda kaldı. Çünkü görünmeyenlerdendi ve bu da normaldi. Bir önceki Gençlerbirliği maçında dört farklı pozisyonda oynayanlarla uyumsuz olan Rafa bu kez beş farklı arkadaşıyla oynayınca iyice uyumsuzlaştı. Sadece o mu? Ancak zaten hücum sorunları olan Konya bir de tuhaf bir gol yiyince Beşiktaş da bu maçtan sıyrılmış oldu. Derler ki, ‘’Kötü oynarken de kazanacaksın.’’ Demezler ki, ‘’Sen kötü oynayıp kazanırken yenilen ne oymamıştır acaba?’’ İşte bu maç öyle bir maçtı. İkisi de oynayamadı Beşiktaş kazandı! (Fanatik)

Senin için hazırladığımız haberler