Spor yazarları Fenerbahçe - Benfica maçı için ne söyledi? | "Birisi Mourinho'ya söylesin..."

Özgür Koç
21.08.2025 - 09:50 | Son Güncellenme: 21.08.2025 - 10:28

Spor yazarları, Fenerbahçe'nin UEFA Şampiyonlar Ligi play-off turu ilk maçında sahasında Benfica ile golsüz berabere kaldığı karşılaşmayı değerlendirdi. İşte detaylar...

Spor yazarları Fenerbahçe - Benfica maçı için ne söyledi? | "Birisi Mourinho'ya söylesin..."

Fenerbahçe, Portekiz ekibi Benfica ile dün akşam UEFA Şampiyonlar Ligi Play-Off Turu ilk maçında Kadıköy'de karşı karşıya geldi. Benfica'nın 71. dakikada Florentino Luis'in kırmızı kartla oyun dışında kalmasıyla 10 kişi tamamladığı mücadele başladığı gibi golsüz sona erdi.

Spor yazarları Fenerbahçe - Benfica karşılaşmasını şöyle değerlendirdi:

Uğur Meleke: "Birisi Mourinho'ya rakibin 10 kişi kaldığını söylesin!"

İlk 64 dakika boyunca bir tarafta Rios-Florentino ve Barrenechea’lı defansif-sert bir orta saha üçlüsü... Diğer tarafta da Amrabat-Fred-Szymanski’li yeteneği kısıtlı bir merkez... İlk bir saatte ne Benfica, ne de Fenerbahçe üçüncü bölgede kalabalıklaşabildiler.

11’e 10’ken hamleler daha cesur olabilirdi

Kısır 64 dakikanın sonunda her şey, Bruno Lage’nin Ivanovic’i sokup çift santrfora dönmesiyle değişti. Merkezde eksilen ve yorulan Rios-Florentino ikilisi peş peşe fauller yaptılar ve sonunda Florentino atıldı. Dün sonradan oyuna dahil olan Talisca hem Florentino’yu attırdı, hem bir şutla direğe takıldı, hem de sağdan yaptığı bir driplingle fiziksel olarak sanki daha iyi seviyedeymiş izlenimi verdi.

Ancak Mourinho, aynen hafta sonunda olduğu gibi kırmızı kart sonrası hamleler konusunda tutucuydu. Rakibi 10 kişi kalmasına rağmen İzmir’de beşli defanstan vazgeçmemiş, Cenk’i ancak 87’de sokmuştu. Dün de İrfan Can’ı ancak 86’da soktu oyuna. Acaba bir rakip oyuncu kırmızı kart gördüğünde, yardımcılarından birisi Mourinho’ya sahada artık takımların 11’e 10 oynadığını hatırlatabilir mi? Zira Mourinho sanki biraz geç fark ediyor sahada fazla olduklarını! (Hürriyet)

Tayfun Bayındır: "Mourinho böyle istedi"

Benfica Teknik Direktörü Bruno Lage, ustası Jose Mourinho’ya ilk maçta ciddi bir üstünlük sağladı. O üstünlük, dersine iyi çalışmanın getirdiği sonuçtu. Lage’nin izlemesi gereken bir tek maç vardı, o da ligdeki Göztepe karşılaşmasıydı. Benfica’nın hocası bunu son derece iyi yapmış, ona göre Ivanovicsiz bir kadroyla çıkıp, Fenerbahçe’nin kanatlarını kapatarak rakiplerinin ana damarlarını neredeyse kesti. İstediği bir de goldü, Allah’tan o olmadı.

İşte bu kadar kolay Fenerbahçe’yi çözmek... Son maçını birkaç kere dikkatlice izleyip oyuncularına defoları aktarınca, sarı-lacivertlileri durdurmak son derece kolay bir iş... Üreticisi olmayan, oyun kurucudan yoksun ve tek şablonla oynayan bir takımı çözmek için de zaten profesör olmaya gerek yok. Biraz sert oyun, kalabalık bir savunma, ne oynadığını bilmeyen Fenerbahçe’yi durdurmaya yetti de arttı bile...

Benfica son 20 dakikada 10 kişi kalınca, hani formatta biraz değişiklik olur mu, Mourinho kenardan hemen müdahale eder mi diye beklentiye girdik ama ne gezer... Gönül alma misali Talisca’yı oyuna soktu, maç biterken oyunu çevirecek iki kritik futbolcuyu hatırladı, hepsi o.

Görüyoruz ki Mourinho ısrarla sağda Semedo’nun, solda Brown’un çizgiye basmalarını istiyor. Yani ilerde geniş alan tercih ediyor. Etkili ve tutarsa çok olumlu sonuçlar doğurabilecek bir sistem. Ama bunun için mutlaka orta alanda yaratıcı bir oyuncuya ihtiyaç var. Bu futbolcu asla ve asla Szymanski değil. İyi bir Talisca belki de mevcutların içinde en doğru isim.

Son söz; çift ayaklı bir maçın ilkini gol yemeden kapatmak önemlidir. Ama ikinci 90 dakikaya çıkacak kaliteniz var mı, işte o soru işareti... (Milliyet)

Halil Özer: "Tansiyon hapını hazırlayın"

Sezon başında daha şimdiden sezonun en zor maçlarından birisini oynadı Fenerbahçe...

Rakip Şampiyonlar Ligi’nin gediklisi Benfica...

Fenerbahçe, Avrupa Kupaları’nı iyi oynayan bir takım. Dün de bunu gösterdi.

Özellikle savunmada birkaç etkisiz şutun dışında rakiplerine tek bir gol pozisyonu bile vermedi Fenerbahçe. Skriniar, Jayden ve Mert Müldür neredeyse hatasız oynadı.

Ancak hücumda orta alan yaratıcılığı olmayınca Fenerbahçe de çok etkili olmadı. İlk yarıda En-Nesyri kafa, 2. yarıda Talisca’nın enfes şutu Fenerbahçe adına kaçan pozisyonlardı.

Ancak şu var. Fenerbahçe 90 dakika müthiş mücadele etti. Bir an olsun oyundan kopmadılar. Orta alanda Amrabat, Szymanski yine sahanın yıldızlarıydı. Fred aynı Göztepe maçı gibi kaçak güreşti. Ona çok iş düşüyor ama o işlerden hiç birisini yapamadı. Hücumda Duran ile En-Nesyri etkisizliği onların kötü olduğu anlamına gelmez. ikisi de hemen hemen çok top alamadılar. En-Nesyri’ye bir kez geldi onda da atamadı.

Ayrıca Benfica, kanatları o kadar iyi kapattı ki, ne Semedo ne de Brown savunma arkasına hiç sarkamadı. Aslında ikisi de rakibin hızlı adamlarını düşünerek fazla da risk almadı.

Sonuç olarak 2. maçta bizi müthiş bir mücadele bekliyor. Fenerbahçeli taraftarların şimdiden tansiyon aletlerini, tansiyon ilaçlarını hazırlaması gerekiyor.

Benfica tabii ki kendi sahasında oynayacağı için biraz daha avantajlı. Ancak Fenerbahçe’nin de bu tip maçları son yıllarda çok iyi oynadığını belirtmek lazım.

O yüzden tur tamamen ortada. (Milliyet)

Ömer Üründül: "Çitf santrforla oynamak yanlıştı"

İlk devrenin son 10 dakikasına kadar tek taraflı bir oyun izledik. Benfica tempolu oynuyor, pres yapıyor ve sürekli hücumu düşünüyordu. F.Bahçe sadece karşılama görevi yapıyordu. Tabi bunun nedenleri tartışılmayacak kadar açıktı. Bu tip Avrupa takımları, oyun düzeni ve fizik kondisyonu açısından bizim takımlardan daha önde. F.Bahçe'nin bu devredeki en büyük artısı, çok net pozisyon vermemesiydi. İkinci devre daha dengeli bir oyun izledik. F.Bahçe, ilk yarıdaki gibi mahkum oynamıyor buna rağmen üretemiyordu. Rakip 10 kişi kaldıktan sonra artık oyunun tek hakimi F.Bahçe'ydi. Eksik rakip karşısında Mourinho, stoperlerinden birini çıkararak Göztepe maçındaki hatasına düşmedi. Ama yoğun baskı golü getirmedi. Sonuçta iş rövanşa kaldı. Tabi ki avantajlı Benfica ama F.Bahçe'nin de şansı devam ediyor. Bilhassa rakibin orta sahadaki en önemli oyuncu Florentino'nun cezalı duruma düşmesi F.Bahçe için küçük bir avantajdır. Gelelim genel görüşlerime… Bu tip Avrupa takımları karşısında çift santrfor oynamak son derece yanlış. Hücumda yetersiz bir F.Bahçe izledik. Feyenoord maçını örnek gösterenlere şu iki noktada cevap veririm… Birincisi, o güne mahsus ekstra bir maçtı. İkinci haklılığımı gösteren etken de Göztepe deplasmanıdır. Bu düzende F.Bahçe, İzmir'de tek net pozisyon dahi bulamadı. Brown yine hırslıydı ama dağınıktı. Takımın oyun kurgusu yüzünden Semedo, bekleneni vermedi. Ben yine en çok Skriniar ile Amrabat'ı beğendim. (Sabah)

Gürcan Bilgiç: "Baştan sona Benfica’nın istediği oldu"

Maç öncesi basın toplantılarında teknik direktörleri dinleyenler ve anlayanlar için sürprizler barındıran maç olmadı. İki Portekizli de rakibin ne kadar tehlikeli olduğundan bahsediyordu. İkili seriyi düşündüğünüzde "aman bir tatsızlık çıkmasın" hükmünün, maçın stratejisi olacağını anlamamak imkânsızdı. Kadıköy yine maçı oynadı. Feyenoord karşılaşması sonrası Başkan Ali Koç, "Fabrika ayarlarımıza geri döndük" demişti tribünleri tarif ederken. İnanan ve isteyen "taraftarlar" yerlerinde ve üstlerine düşenleri sonuna kadar yapmakta kararlıydı. Buna yanıt vermesi gereken sahadakilerdi elbette. Benfica'nın tek sürprizi Kerem Aktürkoğlu oldu. Transfer masasındaki oyuncuyu sahaya sürdüler. Beraberliğin iyi sonuç olduğu bir maçta rakip tribünleri de "iki arada, bir derede" bıraktılar. Az kurnazlık değil bu. 71'de Benfica 10 kişi kaldı. Öncesinde Talisca hamlesini yapmıştı Mourinho, sonrasında Oğuz Aydın ile bir hamle daha yaptı ve Fred'i de rakip ceza alanı çevresine gönderdi. Rakibi ittiler, Talisca ile etkili olmaya, pozisyonlar bulmaya başladılar. Yarım metre ile En-Nesyri'nin golü ofsayta takıldı. Sürece bakarsak, başından sonuna kadar Benfica'nın istediği gibi bir süreç oynandı. Mourinho kendi klasiğini bozmadı, hedefi kazanmak yerine "kaybetmemek" olarak belirlemişti; o da istediğini aldı. Lizbon'da Luz Stadı'ndaki atmosferde yine aynı direnç ile oynayacaklar. Sonuç; rövanşa gidecekleri futbol değil, müthiş bir mücadele bekliyor. (Sabah)

Bülent Timurlenk: "Bruno Lage'in Kerem kumarı"

İtalya'da 2017-2018 sezonun son haftasında Şampiyonlar Ligi bileti için Lazio'ya beraberlik yetiyor, İnter kazanırsa o bileti kapıyor, Lazio dışarıda kalıyordu. Ligin bitimine 1 ay kala kontratı bitecek olan Lazio'nun Hollandalı stoperi Stefan De Vrij, İnter ile anlaşmıştı. O gün maçı 3-2 kazandı. 2-1 Lazio öndeyken De Vrij penaltıya sebep oldu ve düşürülen İcardi topu filelere yolladı. Kerem'in bu tur sonrası Fenerbahçe'ye geleceği –neredeyse- belliyken Benfica'nın onu sahaya sürmesi ilginç kelimesiyle açıklanamaz. Resmi maçlarda 4-4-2 oynayan, Kerem sakatken sol kanatta forma verdiği Schjelderup'u kesen ve hazırlık maçında 3-2 kazanırken dizildiği 4-3-3 ile sahaya çıkan Bruno Lage, Kadıköy'de orta sahayı almayı hedefliyordu. Çoğu zaman da başardı… Fenerbahçe'nin kanat beklerinin besleyemediği iki santrfordan hiçbiri Dzeko gibi bağlantı oyununu bilen olmayınca Göztepe maçındaki verimsizlik çıktı ortaya. Kadıköy'de ilk yarıda Mourinho'nun takımı adına Oosterwolde'nin uzaktan şutu ve En- Nesyri'nin cılız kafası vardı. 64'te Bruno Lage, Ivanovic'i oyuna aldı ve 4-4-2 ile kılıçları çekti. Orta sahadaki iki adamı cebinde sarıyla oynarken onlara 69'da katılan Florentino, iki dakika sonra atılınca Rios tek başına kaldı. Mourinho'nun hamle yapması gerekiyordu. 79'a kadar sadece Duran-Talisca değişikliği kafi değildi. Bruno Lage, Kerem tercihi ve işleyen 4-4-2'yi bozarak büyük kumar oynadı. Mourinho'nun karşılığında çok daha fazlasını yapacak kariyer var geçmişte ama pratiğini dün de çok maçta olduğu gibi göremedik. (Sabal)

Faik Çetiner: "Fenerbahçe’ye laf yok"

İlk 45 dakika bittiğinde Fenerbahçe’nin güçlü rakibiyle kafa kafaya oynadığına şahit olduk. Mourinho’nun artık ideal bir 11’i var. Bu 11 maçın ilk bölümünde, tek top oynayan, ani atağa kalkmayı beceren Benfica’ya önde yaptığı baskı ile çok pozisyon vermedi. Rakibin maça Kerem Aktüroğlu ile başlaması 90 dakikanın sürprizi idi. Kanat bekler Brown ve Semedo rakibin ani çıkışlarını kontrol ettiklerinden hücuma fazlaca katılamadılar. Benfica’nın kalemizi bulan 2 şut dışında etkili olamadığını gördük. İkinci bölümde ilk 45 dakikadan daha iyi bir Fenerbahçe seyrettik. Benfica yediği baskıdan kurtulup pozisyon üretmekte zorlanıyordu. Mourinho ilk hamlesini Talisca ile yaptı. Sarı kartlı Duran’ı dışarı aldı.

Talisca ilk etkili atağında rakip Florentino’ya kırmızı kartı gördürünce, önümüz biraz daha açıldı. Sonrasında Oğuz Aydın ile hücum gücünü arttırdık. Ancak rakip Benfica tecrübesi ile oyunu soğutup, iyi defans yapıp, gole izin vermedi. Fenerbahçe’de kötü oynayan, mücadele etmeyen oyuncu yoktu. Bir şanssızlık olduğu kesin. Bu takım Lizbon’a yine de tur ümidiyle gidecek. Onun için Fenerbahçe’ye laf yok diyelim ve rövanşı bekleyelim. (Fanatik)

Serkan Akcan: "Talisca’dan sonra"

Mourinho’nun hafta sonu Göztepe deplasmanında rakip 10 kişi kaldıktan sonra bile arkadaki 3 stoperden vazgeçmeyişi sezona 2 puan kaybıyla başlamasının sebeplerinden biriydi. Portekizli hoca, aynı hatayı dün gece Benfica 10 kişi kaldıktan sonra yapmadı. Mert Müldür’ü çıkarıp Oğuz Aydın’ı aldıktan sonra Fenerbahçe momentumu eline geçirdi ve maçı yüksek tempoyla bitirdi. Semedo ve Brown üçlü oynarken de Fenerbahçe’nin iyilerindendi. Ama Oğuz sonrasi Talisca ile En Nesyri’nin önde kaldığı, savunmanın dörtlü oynadığı düzen Semedo’yu çok daha etkin hale getirdi. John Duran, Benfica’ya karşı sahanın en vasatıydı. Mourinho’nun 3-1-4-2’sinde En Nesyri ile birlikte oynayan Duran ne bağlantıya geldi, ne rakibi tehdit etti, ne de hücum aksiyonlarında vardı. Oyuna Talisca girdikten sonra Fenerbahçe için sahada yeni bir sayfa açıldı sanki. Fenerbahçe her zamanki gibi Benfica’ya karşı da önde az adamla baskıya gitti, sonra orta sahaya çekilip rakibi karşılamayı tercih etti. Mourinho’nun bu planı çok daha hızlı oyuncularla işleyebilir. Zaten bu yüzden de bir atletizm takımına dönmek üzere Fenerbahçe. Fakat buradaki hızdan kasıt, topla kat edilen mesafe ve topun hızı olmalı. Kerem Aktürkoğlu’nun maça ilk 11’de başlaması Benfica’nın mesaj verme çabası gibi görünse de Bruno Lage için sahada bir gereklilikti. (Fanatik)

Senin için hazırladığımız haberler