Formula 1'de her şeyi değiştiren güncelleme! Verstappen şampiyon olabilir mi?

Sezonun başında sorsaydınız, pek çok Formula 1 takipçisi McLaren’in bu yıl şampiyonluğu garantileyeceğini söylerdi. Oscar Piastri'nin yükselişi, Lando Norris’in istikrarı, Red Bull’un şaşırtıcı düşüşü... Her şey, Verstappen için bu yılın bir “ara sezon” olacağına işaret ediyordu. Ama işte Formula 1 bu – hiçbir şey kesin değil, ta ki son bayrak sallanana kadar.

Monza'da Red Bull’un RB21’e getirdiği taban güncellemesi sessiz sedasız yapıldı ama etkisi devasa oldu. O zamandan beri Verstappen gaza bastı, gerçek anlamda. İtalya ve Azerbaycan'da kazandı, Singapur’da ikinci oldu. Sadece sonuçlar değil, yarış içindeki hâkimiyet, aracın yol tutuşu, frenaj dengesi... Her şey yeniden tanıdık Verstappen moduna geçti.

Yaz ortasında 104 puan geride olan Max, şimdi bu farkı 63’e kadar indirdi. Ve önünde altı yarış hafta sonu var. Yani? Hâlâ umut var.

Önümüzdeki durak Austin, yani COTA. Pistin adı bile Verstappen’in ağzında bir tebessüm bırakır muhtemelen. Son dört yarışın üçünde birinci olmuş, geçen yıl ise üçüncülükle yetinmişti. Kısacası, burası onun alanı.

Red Bull'un güncellemeleri neredeyse her pistte işe yaradı. COTA gibi yüksek hızlı virajların bol olduğu bir pistte RB21'in yere basma gücü ve dengesi, Verstappen’i yarışın doğal favorisi haline getiriyor.

Ama işin püf noktası şu: Her şey yolunda giderse. Çünkü artık hata yapma lüksü yok. Bir DNF (yarışı bitirememe), tek bir temas, kötü bir pit stop... Hepsi Verstappen'in beşinci şampiyonluk umutlarını tarihe gömebilir.

FIA’nın TD018 numaralı teknik direktifiyle ön kanat esnemeleri mercek altına alındı. Mercedes ve Red Bull bu yeni düzene çabuk adapte oldu. Özellikle Red Bull’un ön kanat tasarımı, bu sezonun en çok dikkat çeken mühendislik gelişmelerinden biri haline geldi.

McLaren ise bu yarışta gelişimi durdurma kararı aldı. Neden mi? Çünkü “şu anki paketle şampiyon olabiliriz” düşüncesi hakimdi. Bu cesur bir karar, belki de gereğinden fazla cesur. Çünkü Red Bull hâlâ gelişiyor, hâlâ öğreniyor, hâlâ hırslı.

Ve Ferrari? Onlar arka süspansiyonla meşgul, ama o cephede işler pek yolunda görünmüyor.

• Kalan yarış sayısı: 6
• Maksimum kazanılabilecek puan: 156
• Piastri – Verstappen farkı: 63
• Arada Lando Norris gibi bir faktör daha var.

Bu tabloya bakınca her şey hâlâ McLaren lehine görünebilir. Ama bu sporun doğası, küçük şeylerin büyük sonuçlar doğurması üzerine kurulu. Yağmur, sarı bayrak, hatalı pit çağrısı, fren balatası... Tüm bu detaylar şampiyonluk belirleyici olabilir.

Ve Verstappen gibi biri, en küçük fırsatı bile en büyük galibiyete çevirmesiyle tanınır.

Max Verstappen’in şampiyonluğu hâlâ mucize değil. Ama hâlâ mucizeye yakın. Onun adına tek bir gerçek var: Her hafta sonu bir savaş ve her puan, bir altın değerinde. McLaren cephesindeki bir kırılma – ister psikolojik, ister teknik – tüm senaryoyu altüst edebilir.

O yüzden önümüzdeki yarışlarda gözler sadece öndekilerde değil, her ayrıntıda olacak.

COTA, Meksika, Brezilya... Bu yarışlar sadece hız değil, sinir savaşı da olacak.

Son düzlüğe girilirken sadece hız değil, karakter de şampiyonluğu belirleyecek.

Ve karakter deyince akla ilk kim geliyor, sizce?