Gençlerbirliği’nde yönetimde çalkantılı süreç

Gençlerbirliği, 2020/21 sezonunda Süper Lig’den düştükten sonra 1. Lig’de zorlu yıllar geçirmiş, nihayetinde 2024/25 sezonunun 17. haftasından itibaren yakaladığı çıkışla Başkan Osman Sungur ve Teknik Direktör Hüseyin Eroğlu yönetiminde yeniden Süper Lig’e yükselmişti.

Osman Sungur, Mart 2024’te yapılan olağanüstü genel kurulda yalnızca 1 oy farkla başkanlık koltuğuna oturmuş, kısa sürede camianın yeniden kenetlenmesini sağlamıştı.

Ancak kırmızı-siyahlılar için Süper Lig serüveni istenildiği gibi başlamadı. 14 Haziran 2025’te yapılan Gençlerbirliği’nin 35. Olağan Genel Kurulu’nda Osman Sungur, 649 oyla yeniden başkan seçildi. Ardından 19 Haziran’da yapılan ilk yönetim kurulu toplantısında görev dağılımında başkan dahil 6 yönetici görevlendirildi.

Kulüpteki dengeler ilk kez, altyapıdan sorumlu yönetici Ali Seçkin Topçu’nun 22 Temmuz 2025’teki istifasıyla bozuldu. Ardından 1 Ağustos’ta yönetim içinde görev değişiklikleri yapıldı; İlk toplantıda kendisine görev verilen 6 yöneticiden biri olan Hakan Kaynar Basın Sözcülüğü görevinden alınarak Medya ve Halkla İlişkiler Sorumluluğu’na getirildi, Aykut Çakmaklı ise yeni basın sözcüsü oldu.

Sahada alınan olumsuz sonuçların ardından bu kez Sportif Direktör Ali Ekber Düzgün’ün 13 Eylül’de istifa ettiği açıklandı.

Başkan Sungur’un yönetim içinde beklediği mali desteği bulamaması sonrasında fikir ayrılıkları da artmaya başladı. Sırasıyla Ateş Şendil, Rıfat Songür ve ilk görevlendirilen 6 yöneticiden biri olan Adem Becerikli istifa etti. Bu isimlerden Rıfat Songür, camianın çağrısı üzerine istifasından vazgeçti.

Son haftalarda yönetim kurulu içinde ciddi fikir ayrılıkları yaşandığı ve kulübün geleceğine dair belirsizliğin arttığı öğrenildi. Özellikle mali konularda yaşanan görüş ayrılıklarının ardından yönetimin aynı hafta içinde iki kez (Salı ve Perşembe) toplantı yaptığı, hatta Perşembe günü yapılan toplantıyı Başkan Sungur’un terk ettiği bildirildi.

Yönetim içindeki gruplaşmalar sonrası bazı üyelerin “başkan değişikliğine” sıcak baktığı, yeni tüzük doğrultusunda başkanın istifası halinde genel kurula gidilmeden mevcut yönetim içinden yeni bir başkan seçilmesinin gündeme geldiği belirtiliyor.

Bu süreçte İsmail Geliç ve Mehmet Kaya isimlerinin başkanlık için öne çıktığı, birkaç yöneticinin daha bu fikre destek verdiği konuşuluyor.

Başkan Osman Sungur ise bu girişimlere karşı, “Beni genel kurul seçti, sizi ben. Benim olmadığım yerde yönetimden hiçbiriniz başkan olamazsınız. Ya benimle devam edilir ya da genel kurula gidilir” diyerek rest çektiği ifade ediliyor.

Son kulis bilgilerine göre, yönetim içinde yaşanan baskıların ardından Başkan Sungur’un istifaya hazırlandığı, yeni başkan olarak ise Asbaşkan Mehmet Kaya’nın öne çıktığı bildiriliyor.

Yeni tüzük gereği, başkanın istifasının ardından mevcut yönetim kendi içinden başkan seçebiliyor. Bu gelişmenin 48 saat içinde resmileşmesi bekleniyor.

Buna karşın, kırmızı-siyahlı camiada güçlü bir kesim, “yeni başkanı yalnızca genel kurul belirlemelidir” görüşünü savunuyor.

Mehmet Kaya, yönetimde mali ve operasyonel konularda aktif rol üstlenmiş bir isim. Ancak sezon başında “Koç ailesiyle yakın ilişkilerim var” diyerek başlattığı sponsorluk görüşmelerinin sonuçsuz kalması ve mevcut sponsorun da çekilmesi, kendisine yönelik eleştirilerin artmasına neden olmuştu.

Kaya ayrıca takım otobüsünün yenilenmesi sürecinde öne çıkmış, kulübe yeni otobüs teminini sağlamıştı. Ancak otobüsün kulüp adına tescil edilip edilmediği belirsiz. Bu durum, katkının kalıcılığı konusunda soru işaretleri yaratmış durumda.