Maçın ardından böyle seslendi: "Yaka kamerası takmayı devrim sanan federasyon başkanı..."

Özgür Koç
15.09.2025 - 08:50 | Son Güncellenme: 15.09.2025 - 09:33

Spor yazarları, Süper Lig'in 5. haftasında Fenerbahçe'nin sahasında Trabzonspor'u 1-0 mağlup ettiği karşılaşmayı değerlendirdi. İşte detaylar...

Maçın ardından böyle seslendi: "Yaka kamerası takmayı devrim sanan federasyon başkanı..."

Trendyol Süper Lig'in 5. haftasında ağırladığı Trabzonspor'u 1-0 yenen Fenerbahçe, yeni teknik direktörü Domenico Tedesco yönetiminde ilk maçında galibiyet elde etti.

Trabzonspor'un 11. dakikada Onuachu ile kaydettiği gol VAR kararıyla iptal edilirken, bordo mavililer 19. dakikada Okay Yokuşlu'nun kırmızı kart görmesiyle 10 kişi kaldı.

Fenerbahçe galibiyet golünü 45. dakikada Faslı golcüsü Youssef En-Nesyri'nin ayağından buldu.

Spor yazarlarının karşılaşmayla ilgili değerlendirmeleri şöyle:

Uğur Meleke: "Fenerbahçe adeta 4-2-2-2 oynadı!"

Fenerbahçe-Trabzon maçını biraz da Domenico Tedesco’nun burada neler yapmayı hedeflediğini anlamak için seyrettik. 70 dakikası 11’e 10 oynanan bir maçın taktik analizini yapmak zor. Ancak eldeki kısıtlı veriyle Tedesco’nun dün neleri farklı yaptığını açıklamaya çalışayım:

1-) Dün 45+4’te Trabzonspor orta çizginin biraz önünden bir frikik kazandı. Bordo mavililer 6-7 kişiyle öne gittiler haliyle. Orada Tedesco’nun savunma çizgisini bayağı öne (neredeyse 35’inci metreye) kurdurması büyük takım davranışıydı. Bu detaylar önemli.

2-) Fenerbahçe’nin bu sezon en büyük sıkıntılarından biri etkisiz kornerleriydi. Belli ki Tedesco’ya bu bilgi verilmiş. Fenerbahçe dün kornerlerin-frikiklerin büyük kısmını paslaşarak kullandı. Zaman zaman etkili de oldu.

3-) Tedesco’nun en dikkat çekici tercihiyse, kanat oyuncularını (sağ açık Szymanski ve sol açık Kerem’i) kullanma biçimiydi. Onları dış değil, iç koridorda kullandı. Bu da Szymanski’nin ceza alanında rekor sayıda, tam 13 kez topla buluşmasını sağladı.

Dikkatli sporseverler Brezilya’nın 2006 Dünya Kupası’ndaki kanatsız 4-2- 2-2 formasyonunu hatırlarlar. Kaka ve Ronaldinho’yu çift santrforun arkasında ikili gibi kullanıyordu Scolari. Dün de Tedesco, Kerem Aktürkoğlu-Szymanski’yi neredeyse öyle kullandı. Çizgide değil. Merkeze çok yakın.

Fatih Tekke’yi de 70 dakika eksik oynanan bir maç üzerinden eleştirmek zor. Maça 5-3-2 başladı, Okay’ın kırmızı kartı sonrası Zubkov’u sağ kanat beke çekip 5-3-1 devam etti. Bence kırmızı kart anında Muci’yi oyundan alıp Zubkov’u önde tutması daha doğru olurdu. (Hürriyet)

Cemal Ersen: "VAR’sız maç yönetmek!"

Hakem konuşmayı sevmem. Lakin sonuca etki edecek, tartışılacak ve maçın önüne geçecek hatalar varsa susamam.

İlki; Onuachu’nun Skriniar’dan sıyrılıp Olaigbe’nin ortasında topu ağlara göndermesi. Karar faul gerekçesiyle iptal, oysa net gol.

İkincisi; Okay’ın orta alanda şuursuzca Kerim’in ayak bileğine yaptığı hamle. İlki kart sarı, VAR uyardı ihraç.

Kariyerindeki ilk derbisine çıkan MHK’nin yeni prensi hakem Ozan Ergün ve yardımcılarının gözlerine nasıl bir perde indiyse her kritik pozisyonda VAR devreye girdi.

49. dakikada En-Nesyri’nin şutunda topun kale çizgisini geçip geçmediği tartışması? Kararı yine VAR odası verdi.

MHK Başkanı Ferhat Gündoğdu’ya soruyorum; VAR’daki Davut Dakul Çelik ve sahadaki Ozan Ergün’ü böylesi önemli bir maçta bir araya getiren yapay zekanın neresindesiniz? Düğmeye siz mi bastınız? Parmağınız acıyor mu?

Maçın kaderini VAR belirliyor, hakem tansiyonun yükseldiği anda kriz çözemiyorsa bir sorun var demektir.

Temsilciye ve dördüncü hakeme yaka kamerası takmayı devrim sanan ey federasyon başkanı; şov yapmak yerine çipli top teknolojisini getirseniz, bu sanal tartışmalar yaşanır mıydı?

Maça gelince; Fenerbahçe’nin ön alan baskısıyla El Nesyri’nin ilk yarının son dakikasındaki bitirici vuruşu skoru belirledi.

İlginçtir bu da VAR incelemesinden geçti.

Trabzonspor Teknik Direktörü Fatih Tekke’nin yaptığı değişiklikler takıma enerji kattı. Visca ve Onuachu ile eşitliğe çok yaklaştı. Son ana kadar Fenerbahçe’nin yüreğini ağzına getirecek pozisyonlar üretti, çabası yetmedi. Net fikrim; bu mücadele ve fedakarlığın karşılığı yenilgi olmamalıydı.

Takımını 80 dakika eksik bırakan Okay kardeşim, seni günah keçisi ilan etmeyeceğim. Karakterini biliyorum. Ancak bu yaşta ders alıyorsan, kendini sorgula. Trabzonspor maçı tek farkla yitirdiyse parantezi yeni transferi kaleci Onana’ya açacağım. Uğurcan gitti diye endişe edenler rahat olsun. Gelen kiralık da olsa, Karadeniz ekibinin kalesi güvende görünüyor. (Milliyet)

Faik Çetiner: "Kıymetli 3 puan"

Geçen sezon Premier Lig’de oynayan iki kaleci Ederson ve Onana sahadaydı. Fenerbahçe yeni teknik direktörü, yeni transferleri ile ilk ciddi sınavına çıkıyordu. Mourinho’nun papatya falları ile yaptığı 11’den Szymanski ve Talisca’da yeni hoca Tedesco‘dan formayı kapmışlardı. Maç dengede başladı. Trabzonspor “kolay teslim olmam” havasındaydı. Maçın başlarında Onuachu’nun müthiş kafa golü geldi. Ederson ‘nun kalesine gelen ilk top gol olmuştu. Golün sevinci kısa sürdü. VAR devreye girdi, Skiniar’a faul var dedi ve gol iptal oldu. Karar ”gol” olmalıydı. Trabzonspor ilk 20 dakika dolmadan bir “şok” daha yaşadı. Okay Yokuşlu’nun gereksiz sert faulü (Kerem’e) ile gördüğü kırmızı kart takımını eksik bıraktı. Saha ve müthiş seyirci desteği ile bu dakikadan itibaren oyun tek kaleye döndü. Fenerbahçe bastırıyor, Trabzon kapanıyordu. Bu arada Onana takımına büyük güven veriyordu.

Devre biterken, defansın sürekli pas hatası yapanlarından Mustafa Eskihellaç topu kaptırıyor ve sonrasında da golü yediriyordu. Golü atan En Nesyri idi. Kale önünden goller kaçıran Faslı santrafor bir şans golüne imza atıyordu. Devre arası Tedesco da hamle yapmadı. Fenerbahçe kapanan rakibine karşı farkı artıramıyordu. Brown şahsi, Fred, Talisca üretken değil, Kerem ilk maç ilk heyecan yaşayınca skor tek gole takılı kaldı. Son bölümde skor garantisi yokken Tedesco’nun sahaya Bartuğ, Nene, Asensio ve Cenk’i yollayışı tartışılırdı. Maçtan sonra kim ne derse desin beni ilgilendirmez. Gerçek şu ki bu maç 11’e 11 oynansaydı, Tedesco için daha ciddi bir sınav olurdu. Şimdi önümüzdeki maçlara bakacağız. Maç 20 dakikada bitse de alınan 3 puan Fenerbahçe için çok değerli.

NOT: En Nesyri’nin ikinci devre attığı gol güme gitti. (top çizgiyi geçmişti) (Fanatik)

Serkan Akcan: "Çok telaş, az gol"

Fenerbahçe bu kadar geniş ve kaliteli bir kadro kurmuşken yeni teknik direktör Tedesco’nun ilk maçında ne oynatacağı eminim ki herkes için büyük bir merak konusuydu. İlk 11’ler açıklandığında Szymanski’nin sağ forvet olarak sahada yer alması gecenin en büyük sürpriziydi. Kulübesinde Asensio, İrfan Can, Nene, Oğuz Aydın varken Tedesco’nun Polonyalı futbolcuyu sağ kenarda kullanması Fenerbahçe’nin oyununda beklenen iyileşmeyi sağlamadı. Tamam Szymanski dinamik bir oyuncu her gelen hoca önce onu överek söze başlıyor ama 3 tane iyi kenar forvetin varken kullanmamak Tedesco adına kötü tercih olarak kayıtlara geçti. Mourinho’dan farklı olarak Tedesco’nun 4’lü savunmayla başlaması, artı ön alanda bire bir baskıları istemesi Fenerbahçe için yeni bir durumdu. Ne var ki, Fatih Tekke’nin dün gece Onuachu’yu merkeze indirip bağlantıda doğru kullanması Tedesco’nun Skriniar ile Nijeryalı forveti kovalamasını beraberinde getirdi. Bu plan Fenerbahçe’nin planını bozacak bir detaydı nitekim Onuachu’nun faul gerekçesiyle iptal edilen golü dengeleri değiştirmeye adaydı. Ama dengeleri değiştiren olay bir kaç dakika sonra Okay Yokuşlu’nun atılması oldu.

Bu olayın ardından Trabzonspor çok fazla geriye yaslandı. Buna karşılık Tedesco’nun daha cesur hamlelerle bu geri çekilmeyi avantaja çevirmesi beklenirdi, yapmadı. 57’deki hamlesini devre arası dönüşünde yapması beklenirdi, ayrıca değişimdeki oyuncu seçimleri de şaşırtıcıydı. Onana’nın ilk maçına oranla hiç yabancılık çekmediğini söylemek gerek. Okay atılıp Trabzonspor 10 kişi kaldıktan sonra Onana kurtarışlarıyla takımını maçın içinde tuttu. En Nesyri’nin attığı golde topu direğin dibinden çıkarttı, dönüşünde tek başına direnebileceği yere kadar direndi. United’taki kötü günlerini unutturacak kadar iyi performans gösterdi. (Fanatik)

Olcay Çakır: "Böyle devam"

Kadıköy’de Trabzonspor adına mükemmel bir başlangıç vardı. Fatih Tekke’nin sistemi kusursuz işledi ve Onuachu golüyle meyvesini buldu. Ancak tertemiz gol, VAR marifetiyle iptal edildi. Kısa süre sonra Okay’ın atılmasıyla Trabzonspor 10 kişi kaldı. Tüm sıkıntılara rağmen Trabzonspor, Fatih Tekke ile oyun felsefesinden ödün vermedi. Israrla ayağa paslarla çıkmaya çalıştı. Eksik kalana kadar futbolun doğrularını sahaya yansıttı. Kadıköy’de güçlü rakibi karşısında iptal edilen golün psikolojisini de doğru yönetmeye çalıştı. Kadrosu sınırlı ve alternatifsiz olmasına rağmen üretmeye gayret etti. Bu çaba son derece anlaşılırdı. Galip sayılır bu yolda, mağlup denilebilir.

Trabzonspor transfer döneminde gerekli hamleleri yapamamış olabilir. Ama sahada bir teknik direktör takımı görüntüsü verdi. Geleceğe dair umutlu mesajlar sundu. Acemi bir hakem, acemi bir VAR yönetimiyle Trabzonspor bu gecede üç puan kaybetti. Bundan sonrası için kaybedilen üç puana değil, kazanılan takım ruhuna odaklanmalı. Daha sezonun başı, böyle devam! (Fanatik)

Halil Özer: "Zorla kaşınan Fenerbahçe"

Tedesco’nun ilk maçı olduğu için bu mücadele F.Bahçe için çok önemliydi.

Çok fazla riske girmeden temkinli ve dikkatli oynadı Fenerbahçe. Yaratıcı değildi ama çok önemli olan üç puanı almasını bildi.

Fenerbahçe yeni hocası ile ilk maçına çıktı. Doğrusu sistemini, anlayışını bu maçta çözemedim. Hoş bu maç da kafandakileri hemen uygulayacak bir maç değil. Hoca da bunun farkında. Ama ufak dokunuşları dikkat çekti. Örneğin Szymanski sağ iç gibi oynarken o bölgede hem çabukluğunu hem de mücadelesini ortaya koyarak rakip savunmayı çok yordu.

Tabii gözler Kerem’in üstündeydi. Ben bu maçta çok şey beklemiyordum. Çocuğa her şey yabancı. Takımda kimseyi tanımıyor ve iki antrenmanla bu zor maça çıktı. Ama ilerleyen haftalarda gerginliğini atınca çok işler yapacağına eminim.

Özellikle kırmızı karttan sonra maçın gidişi çok net belli oldu. Kaleci Onana, Saviç ve Ozan çok direndi. Ama gole engel olamadılar. Fatih hocanın 10 kişi kaldıktan sonra Muçi’yi sahada tutmasını anlayamadım. Resmen 9 kişi oynadılar.

2. yarı ise maçın son bölümü hariç tamamen Fenerbahçe’nin üstünlüğü ile geçti. Ancak Fenerbahçe yaratıcı özelliklerini hiç bir şekilde ortaya koyamadı. Bu kısır futbolu yeni teknik direktörün acilen çözmesi gerekir.

Maçın yıldızı kesinlikle Onana. Müthiş top oynadı. Buram buram tecrübe o kadar belli oluyor ki. Fenerbahçe’nin kalecisi Ederson’u da unutmamak lazım. Belki dün çok iş düşmedi ama ben kaleciyim diye bas bas bağırıyor.

Onun dışında Fenerbahçe’de çıkıncaya kadar İsmail müthiş top oynadı.

Ve bir de son 10 dakika. Bir takım kalesinde gol görmek için bu kadar mı kaşınır? O kadar basit hatalar yaptılar ki resmen rakiplerine davet ettiler. İşte o anlarda ortaya Ederson çıktı. Yoksa facia geliyordu. (Milliyet)

Aksal Yavuz: "Doğradılar Trabzonspor’u!"

Trabzonspor bir eksik kalmasaydı; kalan bölümleri nasıl oynayacağı, karşılaşmanın nasıl biteceğini tahmin etmek o kadar zor olmasa gerek!

Zira Okay, kırmızı kart görene dek daha etkili oynayan, istekli olan, pozisyona giren taraf bordo-mavili ekipti.

Onuachu ile buldukları, VAR’ın uyarısıyla iptal edilen bir golleri vardı ki, sen gel de şimdi bu ligdeki hakemler ve de VAR’daki beyefendiler için bir şey yazma! Öyle ya bir değil, iki değil… Trabzonspor’un karşılaşmadığı bir durum değil.

Maçın hakemi Ozan Ergün, daha önce derbi yönetti mi emin değilim, yönettiğini tahmin etmiyorum, lakin VAR’da görev yapan beyefendinin adını ilk kez duyduğumu söyleyebilirim. Böyle bir derbiye böyle isimler, Allah akıl fikir versin!

Anladığımız, gördüğümüz acemi hakemler Trabzonspor’un maçlarına verilerek eğitilmeye devam ediliyor. Başka izahı yok bunun.

Lafı uzatmanın gereği yok, dünkü derbinin özeti şudur arkadaş:

Trabzonspor’un attığı buz gibi gol iptal edilerek önünü kesmekle kalmadılar, doğradılar, kolunu kanadını budadılar! Evet, sen gel de şimdi bu hakemlere güven!

O pozisyon gol sayılsaydı; 20’ninci dakikada Okay da atılmayabilirdi; oyunun seyri, akışı değişecekti çünkü. Bordo-mavili takım 10 kişi kaldıktan sonra tamamen savunmaya geçti, maçın son bölümleri beraberliği bulmak için uğraştılar ama…

Trabzonspor’a oranla kadrosu daha güçlü ve geniş olan, tribün desteğini arkasına alarak oynayan Fenerbahçe’ye karşı bir kişi eksik oynamak kolay değil. O anlamda Tekke’nin öğrencileri iyi mücadele etti, her biri canını dişine takarak oynadı.

Fazla da bir şey yazmaya gerek; maçın gidişatını, dahası maçın skorunu futbol değil acemi hakemlerin ve de VAR’da görev yapan beyefendilerin kararları belirledi.

En iyi özeti Trabzonspor’un çiçeği burnunda kaptanı Savic yaptı desek:

Bugün Türk futbolu mağlup oldu çünkü bugün sahada futbol oynanmadı. Çözülmesi gereken sorunlar artıyor Türk futbolunda. Sorumlu insanlar bu konuyla ilgili aksiyon almayacaksa işler her yıl daha kötüye gidecek. (Milliyet)

Ömer Üründül: "Skandal karar!"

F.Bahçe, dün geceki 90 dakikada yeni teknik direktörüyle çalkantılı bir futbol sergiledi. Pres vardı, yüksek tempoya özen gösteriliyordu ama 20. dakikadan itibaren 10 kişi oynayan rakip önünde ciddi üretkenlik sıkıntısı yaşandı. Uzun süreli yoğun baskıda bu kadar pozisyona girmekte kısır kalmak gerçekten çok ilginçti. Nerede Talisca'nın beklenen yetenekleri? Nerede oynar gibi gözüken medyanın olmazsa olması Fred? Hırslı bir geri dörtlü vardı artı İsmail ve de ilk maç ı olmasına ve arkasındaki Brown'u yeterince tanımamasına rağmen Kerem Aktürkoğlu. Tedesco'nun oyun felsefesi belli oldu. ön alanda tempolu bir baskı, bir pres ve de nispeten fizik gücü yüksek oyunculara kadroda yer vermek. O da Szymanski'den vazgeçmedi hem de değişik bir görev yeri sağ önde. Ve İsmail'in çıkıp, yerine Bartuğ'un girmesi… Sonuç olarak Fenerbahçe üç puanı kazandı ama futbol tatmin edici değil. Tabii ki Tedesco'nun zamana ihtiyacı var. Ama doğru dokunuşlar yapması da şart. Örneğin tek kale oyunda ikinci gol atılamamışken Asensio ve Cenk'in birlikte oyuna girmeleri çok yanlış bir hamleydi. Az kalsın Trabzonspor cezayı kesiyordu. Eğer güçlü bir rakip karşısında deplasmanda oynuyorsanız 20. dakikada 10 kişi kalmak çok zor bir iştir. Trabzonspor buna rağmen son dakikaya kadar mücadele etti. Maçın sonunda mutlaka VAR ve hakem ağır şekilde sorumlu tutulacak. Bana göre Okay'ın sorumsuzluğu da göz ardı edilmemeli. Trabzonspor'un Onuachu ile attığı golün iptali için VAR'ın hakemi çağırması skandal bir karardır. Hakem de ülkemizdeki baskı yüzünden bu karara uydu. Eğer cesur olsaydı bence hakem olurdu. (Sabah)

Güncan Bilgiç: "F.Bahçe'de dönüşüm başladı!"

İki takım açısından da kritik maçtı. Fenerbahçe zaten sezon başından beri bıçak sırtında oynuyor her karşılaşmayı. Maç bittiğinde belki de ofansif olarak rekorlar kırmış ama tek golde kalmış bir Fenerbahçe vardı. Onuachu'nun faulden dönen golünün ardından Okay'ın 20'de gördüğü kırmızı kart geldi. Fatih Tekke'nin takımı futbol oynamaya gelmişken, 5-3-1'e dönerek kapandı. Tedesco'nun takımı, rakibe deplasmanda oynadığını hissettiren coşku ve agresiflikle oynadı. 90 dakika dolduğunda Trabzonspor'un gol arama için yaptığı hamlelerde "sıfır" yazıyordu. Yenik durumdaki takımın "1-0"ı korumak için kendi ceza sahası önünde kümelenmesi ilginç esasında. İrfan Can girdikten sonra Mert Müldür'ü göremedik oralarda. Visca'ya yaptığı gol olamayan pas ile de maçı bitirdi. Oosterwolde'yi de eklersek, "iki sakar" böylesine bir maçı rakibe hediye edeceklerdi. Kerem Aktürkoğlu maça hükmetti adeta. Çok istekli, akıllı oynadı. Mourinho sonrasındaki ilk değişim neydi? 9 kişi kalan rakibin üstüne gitmeyi "anlamsız" gören bir teknik adamdan, 1-0'ı rakip sahada yapacağı paslarla korumak isteyen Tedesco'ya… İkinci yarıdaki oyundaki coşku eksikliğini biraz tabelaya, biraz da çarşamba oynanacak erteleme maçına bağlayabiliriz. İlk yarı için kritik karar anlarındaki pas kalitesinin düşüşü eleştirilebilir. (Sabah)

İskender Günen: "Bu hakemlerle bu lig bitmez"

Maçın iki kırılma noktası var; ilki Onuachu'nun attığı gol.. Onuachu gelen topa yükseliyor arkasında Skriniar kafasını Onuachu'nun kolunun arkasına sokuyor. Ve ardından ki bana göre hiç faul yok Trabzonspor'un Onuachu ile kazandığı mükemmel gol geldi. Ancak VAR devreye girdi, VAR ne yazık ki bazı takımlara yokları oynamakta. Böylesi bir maçta 1-0 öne geçmek moral motivasyonu ve özgüven açısından doğal olarak büyük önem taşır. Ancak bu hakemlerle ligin bitme şansı yok. Çünkü cesaretsiz, korkak ve de VAR'la birlikte maçı katletmek adına elinden geleni yapıyorlar. Sonrasında ise Okay gibi deneyimli bir oyuncunun orta alandaki bir pozisyonda hiç gereği yokken yaptığı hareket sonucunda gördüğü anlamsız kırmızı kart... Bundan sonra tüm dengeler değişti. Fatih Tekke'nin stratejisi son derece doğruydu. Beşli savunma, üçlü orta saha ve önde ikili… Orta alanı savunmaya yakın kurmak, merkezi kapatmak ve kazanılan toplarla hızlı hücumlarla pozisyon bulmak hedefteydi. Fakat 10 kişi kaldıktan sonra sadece oyunun savunma tarafında kalmak doğaldır ki çok daha fazla atak ve pozisyon vermesini kolaylaştırdı. Ardından Mustafa'nın çıkarken kaptırdığı topla Fenerbahçe'nin golü geldi. Mustafa geldiği günden beri en etkisiz ve verimsiz oyunu ortaya koydu. 10 kişi kalmak sorunların başlangıcı ama önde topa sahip olmak, topu rakibe kolay teslim etmemek gerekir. Oynanan oyundan çok hakemin öne çıktığı bir maç olduğu için beklenen kalitenin ortaya çıkmamasını normal karşılamak gerekir. (Sabah)

Mustafa Çulcu: "Tuz koktu!"

rabzonspor'un Onuachu ile attığı gol öncesi Skriniar ile olan mücadelesinde ellerin, kolların illegal kullanımı yok, dirsek silah olarak kullanılmıyor. Top kazanma mücadelesi içinde arkada bulunan Skriniar'a sadece mücadele gereği doğal bir temas var. Hakem oynatıyor. Peki VAR niye karışır? Niye hakemi OFR'ye çağırır? Trabzonspor'un buz gibi golü badem oldu. Sonra Kerem'e kayarak gelen Okay'ın hareketi ciddi faullü oyundan ihraç ama hakem sarı veriyor! Okay her iki ayağını da kullanıyor acımasızlık içeren bu hareketi hakem sahada veremiyor çünkü ciddi faullü oyunu bilmiyor! Bu maçlara o kadar kolay geldiler ki yönettikleri ekonominin ne olduğunun farkında değiller ve hakemliği bilmiyorlar. VAR devreye girdi OFR'den sarı iptal, kırmızı geldi. MHK'nin başında, VAR'ın başında hakemliği ve eğitimi bilmeyenlerle bu iş bu kadar olur! İsmail 23'te Folcarelli'ye girişinde sarı görmesi gerekirken hakem pas geçiyor ama bu kez 41'de Savic'e yaptığı faulde uydurma sarı görüyor, asla sarı değil şaka gibi! Onuachu alkışlıyor, Fatih Tekke alkışlıyor hakem gördüğü halde pas geçiyor. Brown'a yaptığı kontrolsüz harekette Ozan Tufan net sarı görmeliydi, vermedi. Fred benzer hareketi Ozan'a yaptı o da sarı ama ona da vermedi. Ekrandan En-Nesyri'nin vuruşunda top çizgiyi geçti gördüm. Ama hakemler 'geçmedi' dedi. Ekran bizi yanıltabilir çaresiz yardımcıya ve eldeki teknolojiye inanmak zorundayız. Sahada şuursuz bir hakem, rezalet kararlar vardı. Sahada VAR'da ve yanlarda çok kötü bir hakemlik seyrettik. Maç bitti ise şükretmeliyiz. Çünkü tuz koktu… Hem de çok oldu. (Sabah)

Senin için hazırladığımız haberler