UEFA’nın başı tazminat davalarıyla “dertte”

Avrupa futbolunun çatı kurumu UEFA’nın bu sıralarda başı iki tazminat davasıyla dertte. Davalardan biri Şili kaynaklı ve Avrupa kupalarının yeni formatıyla ilgili. Diğer davanın sahibi ise Real Madrid kulübü. Konu ise Avrupa Süper Lig projesinden elde edilebileceği iddia edilen gelirlerin talep edilmesi.

Şili merkezli danışmanlık şirketi MatchVision, UEFA Avrupa kupalarının yeni formatı olan İsviçre modelini (36 takım, tek lig tablosu, her takım 8 ve 6 maç) kendilerinin geliştirdiğini ve 2006’da tescil ettirdiğini iddia ediyor. MatchVision’a göre bu fikri firma 2013'te UEFA’ya sundu. Ancak iddialarına göre UEFA sonrasında izin almadan formatı 2024’de uygulamaya koydu. MatchVision tarafından talep edilen tazminat miktarı yaklaşık 20 milyon euro. Bu davanın nasıl ilerleyeceği, ne kadar şansı olduğu ise belirsiz. Bu konuyla ilgili belgeler henüz kamuoyu ile paylaşılmış değil. Bilinen sadece bu dava dosyasının İspanya’da Madrid mahkemesine gönderildiği ve oradan yapılacak açıklamanın beklendiği.

2021’de gündeme gelen Avrupa Süper Lig projesi bağlamında Real Madrid ve Barcelona’nın birlikte kurduğu yatırım şirketi A22 Sports Management, UEFA’nın ve diğer kurumların bu projeyi engelleyerek rekabet hukukuna aykırı davrandığını öne sürdüler ve Madrid Mahkemesinde dava açtılar. Ancak mahkeme konuyu Avrupa Adalet Divanı’na gönderdi ve konunun Avrupa hukuku bağlamında karara bağlanmasını talep etti. AB Adalet Divanı, UEFA’nın “mutlak tekel” konumunu sorgulayarak Süper Lig gibi çalışmalara engel olma yetkisinin olmadığını kararını verse de UEFA’nın hâlâ sporun düzenleyici otoritesi olduğunun da altını çizdi. UEFA da karar sonrası yaptığı değerlendirmede “bu karar Super League’in kendisini onaylamıyor” diyerek projeye karşı çıkmaya devam edeceklerini belirtti.

İşte Real Madrid, AB Adalet Divanı kararı sonrası UEFA’nın haksız yere kendilerine engel olduğunu öne sürerek yaklaşık 4.5 milyar euro tutarında tazminat davası açtı. Bu miktar, Super League’in gerçekleşmemesi sebebiyle Real Madrid’in kaybettiği, kulübün kendi hesaplamalarına göre olası yayın gelirleri, maç günü gelirleri, sponsorluk vs. gelir kayıplarını içeriyor.

Ancak Real Madrid’in tazminat talebi, “Süper Lig gerçekleşseydi elde edeceğimiz gelir” varsayımına dayanıyor. Yani hiç gerçekleşmemiş bir organizasyondan doğacak olası gelir üzerinden hesap yapılıyor. Bunun da mahkeme nezdinde “spekülatif zarar” sayılacağı ve Real Madrid’in bu davadan bir sonuç almasının zor olduğu hukukçular tarafından ifade ediliyor. Avrupa Birliği hukukunda da bu tür varsayımsal kayıplar için tazminat kazanmanın çok zor olduğu ve “fiilen oluşmuş, belgelenebilir zarar” arandığı da belirtiliyor. 4,5 milyar euro, UEFA’nın yıllık Avrupa kupaları gelirine eşdeğer. Bu büyüklükte bir meblağın, mahkemelerin “orantılılık” ilkesine takılacağı da söyleniyor.

Bazı hukukçular da Real Madrid davayı kazansa bile, mahkeme “teorik olarak haklısın ama bu kadarda değil” diyerek 100–200 milyon euro civarında bir rakama hükmedebileceğini söylüyor.