Beşiktaş Seçiminde Ahmet Nur Çebi’ye Fikret Orman ve Ali Koç Mesajı

Kenan BAŞARAN

Önce Beşiktaş kongresinde çıkan temel sayılara bakalım:

BEŞİKTAŞ SEÇİM SONUÇLARI

Oy verme hakkı olan üye sayısı: 15.512
Oy kullanan üye sayısı: 4423
3965
Katılım oranı: %28.5
Ahmet Nur Çebi: 2777
Fuat Çimen: 1190
Geçersiz: 59
Boş: 397
Boş ve Geçersiz Toplamı: 456
Ahmet Nur Çebi Oy Oranı: %18

Yukarıdaki tabloda kazanan bir başkan var. Ama aslında öyle değil. Belki de kaybeden bir başkan var! Evet, Beşiktaş, 3 yıl daha Ahmet Nur Çebi ile devam edecek. 29 Mayıs’taki olağan genel kurulda Çebi, Fuat Çimen’i beklendiği üzere geride bıraktı. Ancak bu sonucun Çebi’yi tatmin ettiği söylenemez. Çünkü kongreye katılım çok düşüktü. Medyanın da ilgisi son derece azdı. Ali Koç’un tek aday olarak girdiği Fenerbahçe’nin son kongresi bile daha fazla yer kapladı medyada.

Çebi kazandı ancak bu onu mutlu eden bir zafer olmadı. Karşısın güçlü bir adayın çıkmamış olmasının doğal bir sonucu bu. Evet, Fuat Çimen tüm iyi niyetiyle bu güç zamanda aday olarak medeni bir cesaret ortaya koyup Beşiktaşlılık duruşunu sergiledi. O seçimi kaybetse de aslında gerçek bir kaybeden değil. Ona atılan oylar ve geçersiz oylarla düşük katılım Çebi’ye çok ciddi bir mesaj oldu.

15 binin üzerinde oy kullanma hakkı olsa da kongrede  4423 kişi oy kullandı. Demokratik seçimlerde katılım oranı çok önemlidir. Yüksek veya düşük olması kazanmak veya kaybetmek üzerinde olumlu veya olumsuz etki yaratır. Beşiktaş kongresine katılım yüzde 28.5 oldu. Bu çok ama çok düşük bir oran. Çebi 277 ve Çimen de 1190 oy alırken, 59 oy geçersiz sayıldı. 397 kişiyse boş oy attı! Teşbihte hata olmaz, ‘Geçersiz Boş Aday’ 456 oy aldı kongrede. Herkes biliyor ki geçersiz oylar kadar Çimen’in aldığı  1190 oyun da büyük bölümü tepki oyudur.

Çebi’nin kazandığı bu seçim, Fikret Orman’ın Hürser Tekinoktay’a karşı kazandığı ama onu güçlü kılmayan ve nihayetinde 4 ay sonra gitmesini önleyemeyen Mayıs 2019 olağan seçimini hatırlattı bana. O gün de bugünküne benzer bir tablo oluşmuştu. 4 bin 899 oyun 2 bin 882'sini alan Orman başkan seçilirken, rakibi Hürser Tekinoktay da 1617 oy almıştı. Evet, bunlar ağırlıkla tepki oyuydu ve elbette Orman’a mesaj içeriyordu. Beşiktaş kongresi bu Pazar da aynı mesajı Çebi’ye verdi.

Orman, seçime beklentilerin altında kalan bir yönetim kurulu listesiyle seçime girmişti. Ne gariptir Çebi de bugün beklentilerin çok altında kalan bir yönetim kurulu listesiyle sandığa gitti. Bu seçimi kazanmasına yetti ama 3 yıllık dönemi güçlü şekilde sürdürmesine olanak verir mi, orası muamma. Bu üç yıl içinde bir olağanüstü seçim olursa şaşırmam. Çebi, geride kalan yönetiminde yer alan Erdal Torunoğulları ve Adnan Dalgakıran’ı etkin kılamadı. Yapılan açıklamalara göre bu konuda sorumluluk başkana ait görünüyor. Torunoğulları, bir yıldan fazla süredir zaten aktif değildi. Dalgakıran da kendi ifadesine göre projelerinin reddedilmesinden ötürü heyecanını yitirmişti. Güçlü isimler içinde son ana kadar çalışan isim Mesut Urgancılar’dı ama da yeni dönemde olmayacak.

Çebi, listesiz de çıksa seçimi kazanırdı. Ancak büyük kulüplerde güçlü yönetimler esasen rakiplere karşı mücadelede lazım oluyor. Futbol takımındaki gibi yönetim kadrosunda da istikrarlı bir kemik kadro gerekir. Bu büyük sil baştan, Cumhuriyet’in 100. Yılı vesilesiyle de çok daha anlamlı ve alevli geçecek şampiyonluk yarışında zorlayacaktır. Çebi’nin 3 yıllık yeni döneme Fenerbahçe, Galatasaray ve Trabzonspor yönetimlerini düşünerek bir ekip kurması daha akıllıca olurdu. Yeni dönemde tüm yük onun omuzlarında olacak, büyük ölçüde. Ali Koç’un 4 yıldır yönetimsel anlamda tercih ettiği bu modelin sonucu ortada…

Ahmet Nur Çebi, oy kullanma hakkı bulunan toplam üyenin yüzde 18’ine karşılık gelen bir oyla başkan seçildi. 3 sezonda tek kupa alamayan Ali Koç, son seçimde oy kullanma hakkı olan 29 bin üyenin 6 bin 459'unun oyunu alarak seçildi. Yani yüzde 22’sinin. Yaklaşık 2 yıllık görev süresinde biri şampiyonluk 3 kupa alan Çebi’den daha yüksek! Ahmet Nur Çebi’nin Beşiktaş’a dair uzun vadeli hayalleri ve hedefleri varsa, kazandığı bu seçimi kaybetmiş sayıp, yeni dönemi ona göre kurgulaması lazım… Ama, sadece bir dönem daha kalacaksa, zaten kaç oyla seçildiğinin pek bir önemi kalmıyor…