"Beni, Gareth Bale ile kıyasladılar"

Süper Lig’de Beşiktaş formasıyla tam 7 sezon görev yapıp şampiyonluk yaşadıktan sonra Kara Kartal’ın ezeli rakibi Fenerbahçe’ye transfer olan İsmail Köybaşı, buradaki 3 yıllık macerasının ardından İspanya’nın yolunu tutmuştu. Sezon başında La Liga ekibi Granada’ya transfer olan 30 yaşındaki sol bek, İspanya macerasını anlattı. Köybaşı dikkat çeken sözler söyledi.

İsmail, “La Liga’da ilk etapta zorlanmıştım. Şimdi dilimi geliştiriyorum. Granada’da 1+1 yıllık sözleşmem var. Sezon sonunda oturup konuşacağız. Burada olmaktan dolayı çok mutluyum. Haftada 3 defa internet üzerinden İspanyolca ders alıyorum. Takım arkadaşlarımla anlaşabiliyorum. Hatta bir maçtan sonra da İspanyolca röportaj verdim. İspanya’da büyük yankı uyandırdı. Herkes tarafından takdirle karşılandı. Çabaladığınızı görüyorlar. Bu onlar için önemli. Bu konuda Real Madrid’li Gareth Bale’e kızgınlar. Yıllardır İspanyolca öğrenmediği için... Bu konuda beni Bale’la kıyasladılar” dedi.

Fenerbahçe'ye transfer olmadan önce de İspanyol takımlarıyla görüştüğünü anlatan Köybaşı, “İspanyol Marca Gazetesi, beni 2011 yılında gelecek vadeden 11 oyuncu arasında göstermişti. Kısmet bu günlereymiş. Beşiktaş’tan Fenerbahçe’ye transfer olmadan önce Espanyol’le de görüşmüştüm ama o olmamıştı. Geçen yaz askerliğimi yaptıktan sonra Granada’ya transfer oldum. Her zaman Avrupa’da oynama hedefim vardı. O kadar sakatlık yaşamama rağmen inanmaktan vazgeçmedim. Bunu gerçekleştirdiğim için hem mutlu hem de gururluyum, ülkemi de temsil ediyorum. Beni La Liga’ya inancım getirdi” diye konuştu.

La Liga'daki atmosferi anlatan İsmail Köybaşı, Messi'ye karşı oynamanın zorluğunu şu sözlerle anlattı:

“Barcelona ve Real Madrid deplasmanlarında kulübedeydim. Süre alamadım ama Nou Camp ve Santiago Bernabeu atmosferlerini gördüm. Barcelona, pas üzerine oynadığı için sistemini seviyorum. Onlardan daha çok etkilendim. Nou Camp’ta top Messi’ye gelince tüm stat ayağa kalkıyor, ona karşı reaksiyon oldukça yüksek... Atletico karşısında Wanda Metropolitano deplasmanında forma giydim. Orası daha çok Diego Simeone’yle hareket eden bir seyirci grubuna sahip. Kulübüm Granada’nın da taraftarı oldukça ateşli.”

İsmail Köybaşı, unutamadığı bazı maçları dile getirirken, “Atletico’yla deplasmanda oynadığımız maç benim açımdan çok iyi geçti. Diego Simeone’nin takımı çok dirençli. Sahada 90 dakika kaldım. 3 farklı mevkiide oynadım. Önce 4-2-3-1’le başladık. Sol öndeydim. Sonra 3-4-3’e geçtik, ortadaki dörtlünün solundaydım. Son 15 dakikada da defanstaki 3’lünün solunda oynadım. İkinci yarıda 3 yada 4 pozisyon yakaladık ama değerlendiremedik. Atletico’lu oyuncular da maçtan sonra bizi tebrik edip onları zorladıklarını söylediler. Bende büyük övgü aldım” ifadelerini kullandı.

Tecrübeli futbolcu, karşı karşıya oynarken en çok zorlandığı ismi de açıkladı. Köybaı, “Kariyerimde en çok Andriy Shevchenko’ya karşı zorlandım. Beşiktaş’tayken İnönü Stadı’nda DinamoKiev’le oynadığımız maçta karşılıklı oynamıştık. Onun bu kadar kuvvetli olduğunu bilmiyordum. Mücadele ettiğiniz anda bunu hissediyorsunuz. Aşırı kuvvetliydi. Ek olarak kariyerimdeki en iyi karşılaşmam, Old Trafford’taki Manchester United maçıydı. Bireysel olarak neredeyse yaptığım her hareket olumluydu. Uzun senelerde yenilmiyorlardı ama onları 1-0 yenmiştik.” açıklamasını yaptı.

Beşiktaş ile ilgili fikrini paylaşan İsmail Köybaşı, Sergen Yalçın’dan övgü dolu sözlerle bahsetti.

Köybaşı, “Sergen Yalçın hocanın imza törenini izledim. Konuştuğu sırada kelimeleri seçerken zorlandığını gördüm. Onu hiç bu kadar mutlu ve çekingen görmemiştim. O günkü heyecanını anlayabiliyorum. Camiayla bütünleşen bir futbolcuydu, şimdi hoca oldu. Bence çok yakıştı" görüşünü paylaştı.

Koronavirüs dönemini değerlendiren İsmail Köybaşı, "Neredeyse iki aydır İspanya'da olağan üstü hal içerisindeyiz. Dışarı dahi çıkamıyorsunuz. Sadece yakınınızdaki marketlere gidebiliyorsunuz. Kolay bir süreç değildi. Kulüp, bu süreçte 6 gün evde antrenman yapıp 1 gün dinlenmemizi uygun gördü. Antrenmanlar dışında kalan zamanda evde sorumluluklar aldım. Ama bu durumlardan şikayetçi olmadım tam tersi keyif aldım. Annemin ve eşimin duygularını anladım ve minnettarlığım arttı. Şimdi etap etap antrenmanlara başlayacağız. Haziran ayında da takımla çalışacağız" diyor.

Milli takımın kendisi için önemini anlatan futbolcu, “Şenol Güneş’le diyaloğum çok iyi. Onunla baba-oğul gibiyiz. 2015- 16 sezonunda beraber şampiyonluk yaşadık. Kendisiyle görüşüyoruz, her şeyden önce çok değerli bir insan. Öğretmeyi ve öğrenmeyi çok seviyor. Şenol hocayla çalıştığımız için kendimizi şanslı hissetmeliyiz. Her futbolcu gibi ben de Euro 2021’de olmak isterim” ifadelerini kullandı.

Unutmadığı anı anlatan İsmail Köybaşı bir pankartı hatırlattı. Köybaşı, "Beşiktaş’taki en unutamadığım anılarımdan biri Başakşehir Stadı’nda berabere kaldığımız bir maç... Berabere bitmişti. Tribünde taraftarın biri küçük bir pankart açmıştı. ‘Bütün takıma söyle İsmail! O kupa buraya gelecek’ yazıyordu. O pankart, beni çok etkilemişti o an" diyerek sözlerini tamamladı.