Bülent Yıldırım: 'Çocuğum olmadığı için Allah'a şükrettim'

10.11.2019 - 05:10 | Son Güncellenme: 10.11.2019 - 05:10

Bülent Yıldırım: 'Çocuğum olmadığı için Allah'a şükrettim'

Bu sezon başında MHK kararı ile hakemliğe veda eden Bülent Yıldırım ilk kez Radyospor'a konuştu.

Gündeme dair birçok soruyu cevaplayan Yıldırım, MHK tarafından haksızlığa uğradığını söyledi.

Hakem eşlerinin ve çocuklarının zor durumlar yaşadığını ifade eden Bülent Yıldırım, "Hakem arkadaşımızın çocuğuna, 'Baban neden ceza aldı?' sorusu sorulduğunda o psikolojinin ne demek olduğunu bilen var mı?  Benim çocuğum yok. Çocuğum olmadığı için Allah'a şükrettim. Hakemken sürekli kamp, maç, iş yeri ve sürekli programlar olduğu için o riske giremedim." dedi.

Radyospor'da Salim Manav'ın canlı yayın konuğu olan Bülent Yıldırım, "Ülke futbolunda kaotik ve maalesef ürkütücü bir ortam var. Hakemlik dönemimde sosyal medyada kullanmadım, hakem arkadaşlarımın da kullanmasını önermiyorum. Sosyal medyada ciddi algı bozukluğu ve linç kültürü var.  Fenerbahçe - Kasımpaşa maçında Ali Palabıyık'ın penaltı kararı doğruydu. Karim Hafez'in pozisyonunda Ali Palabıyık iyi niyetli bir şekilde oradan ayrıldı fakat Karim Hafez atılmak için her şeyi yaptı. Aytaç Kara da sürekli hakemle oynuyor yakışmadı!" ifadelerini kullandı ve ekledi: 

Türk hakemler, Avrupa'da neden iyi maç yönetiyor?

"Avrupa'da futbol iklimi çok farklı, oyuncuların kural bilgisi çok farklı, medyanın işleyişi farklı, futbolun kalitesi ve hızı ülkemize göre daha iyi. Avrupa'daki futbolcular Türkiye'den giden hakemlerle çok sık karşılaşmadığı için maç yönetmek çok keyifli, oyun hızı daha fazla olsa da hakemlik orada daha kolay. Bizim ligimiz mücadele anlamında çok üst düzey bir lig fakat oyun hızı çok yavaş. Ülkemizde özellikle de itirazlardan dolayı çok durağın bir futbol oynanıyor. Bizim ülkemizde taç atışı ve köşe vuruşlarına itiraz etmek alışkanlık. Futbolun içine odaklanacak idari ve operasyonel bir şeyler yapmamız lazım. Hafta içerisinde 3 takımımız çok kötü sonuçlar aldı ve hepimiz üzüldük. Başakşehir'i tebrik ediyorum."

"VAR ile hakem arasındaki diyalogların iddia edildiği gibi yaşanması mümkün değil. Bu tarz iddialarda bulunan insanlar düşenecekler ve kamuoyuna böyle şeylerle meşgul etmeyecekler. Bunun hakem arkadaşlarımız eğitimini alıyor. Burada ego söz konusu değil. VAR hakemi, protokol hükümlerine göre orta hakemi asla yönlendiremez. VAR hakemi ile orta hakemin kavga etmesi, tartışması, bağrışması söz konusu olamaz.  MHK'nin birkaç VAR konuşmasını kamuoyu ile paylaşmasında fayda olacağını düşünüyorum. İnsanların bunu bilmesinde fayda var. Bu konuda biraz da şeffaf olmak lazım."

'Eyyamcı ve kurgucu söylemi kabul edilemez'

"Şu anda yorumculuk yapıyorum. Ben bunu bu alanda tecrübe sayıyorum. Hakemlik dönemimde hep dışarı kapalı bir insandım, başımı hiç dışarı çıkarmazdım. Masanın diğer tarafı hakkında da bilgi sahibi oldum. Son 3 ayda çok şey öğrendim. Tecrübe sahibi oldum. Sahadaki maç yöneten hakem eleştirilmekten asla çekinmez. Sağlıklı eleştiriden öğrenen çok insan olduğuna ben eminim. İnsanı eleştirmekle, yaptığı işi eleştirmek çok farklı. Fakat kişilik haklarına saldırı, hakaret ve argo kelimeler asla kabul edilemez. Kişilik haklarına saldırı olmadığı müddetçe her insan eleştiriyi olgunlukla karşılayacaktır. Eyyamcı ve kurgucu söylemleri asla kabul edilemez. Bizlerin hakemleri parçalayan zihniyetlerden temizlenmemiz lazım."

'MHK'nin bana karşı tavrını doğru bulmuyorum'

"Türkiye çok dinamik bir ülke, dengeler de çok çabuk değişiyor. Henüz kariyer planlamamı yapmadım. Rızkı veren Allah'tır. Yarın neyin ne olacağını bilemeyiz. Kanalın sahiplerine teşekkür ederim. Teklif yaptılar ve göreve başladık. Avrupa ligleri, Süper Lig ve 1. Lig'de oynanan maçları takip ediyorum ve analizlerini yapıyorum. Hakemler hakkında ve yeni oyuncular hakkında bilgi sahibi oluyorum. Bu kararı kamuoyu değerlendirsin. İşyerlerinde ayrılık usulleri çok değerlidir. Bu noktada MHK'nin bana karşı tavrını doğru bulmuyorum. Sistem kendi yetiştirdiği değerli insanları korumazsa zaten eleştiriliyorsunuz ortaya son derece güvenilmez bir tablo çıkacaktır. MHK'nin bu ayrılık şekli beni çok üzdü. Ligin 6. haftasında bir hakemin sözleşmesini bir sebebten dolayı feshettiniz. Bu insanın çocukları ve eşi var. Zaten ülkemizde bir linç kültürü var. Bu aile bunu yaşıyor. Hakem arkadaşımızın çocuğuna, 'Baban neden ceza aldı?' sorusu sorulduğunda o psikolojinin ne demek olduğunu bilen var mı?  Benim çocuğum yok. Çocuğum olmadığı için Allah'a şükrettim. Hakemken sürekli kamp, maç, iş yeri ve sürekli programlar olduğu için o riske giremedim. Eşim de o dönem çok programlı çalışıyordu. Bizler de bu toplumda yaşayan insanlarız. Siz kendi kurumunuzda çalışan insanları halkın önüne atarsanız bunun da Allah katında diyetini ödeyeceğinize eminim."

Senin için hazırladığımız haberler