Fenerbahçe ne yazık ki Malaga'ya uzatmada yenildi

FENERBAHÇE İYİ EV SAHİBİ OLARAK ELİNDEN GELENİ YAPTI

FENERBAHÇE ÜLKER 91-99 MALAGA

Daha o gecenin tadı damağımızda. Milliyet Gazetesinin yılın en iyileri töreninde “EN BÜYÜK COACH VE EN BÜYÜK TAKIM” olarak aldıkları ödüller, büfelerdeki yerini almadan, Malaga maçında kendini bulan Fenerbahçe Doğuş’lu oyuncular, herkesi büyük şaşkınlığa uğrattılar! En büyük şok tartışmasız Obradovic’te! Aylardır, beynindeki basketbol anlayışı ve görüşünü oyuncularına öğretip aşılamak için gece gündüz çalıştı. Bu güne kadar oldukça bu konuda başarılı olan Obradovic , oyuncuları ile bir kez daha hiç yabancısı olmadığı Play-Off’a puan cetvelinin 2. Olarak adını yazdırdı. Ancak, formalite maçı olan Malaga karşısında, oyuncuları tanımak mümkün değil! İlk çeyrek 14/22 arkada geçilirken, 6 top kaybı ve dağınık savunma bu yetmezmiş gibi, kimse kimseye asist yapmıyor! Tribünler salondaki oyunla büyülenmiş gibi suskun ve adeta “çıt çıkmıyor!” Ben bu muhteşem salonda bu güne kadar ki! Fenerbahçe’nin yenildiği maçlarda dahi bu kadar, kötü oynayan, bi kadar kötü savunma ve hücum yapan bir takım görmedim. Bu yetmezmiş gibi Seyircide “öylesine suskun ki!” piknik havasında, maça gelmişler! Salonda adeta çıt yok! Bir iki alkış dışında!

İkinci çeyrek yine çok kötü oyun devam etti! Kenarda mola aldıkça Obradovic’in neler söylediğini gerçekten merak ediyorum. Çünkü onunda çaresizce oyuncularının yüzüne baktığını görüyorum. Devre arası Sloukas röportajda “Nasıl olsa Play- Off’lara ikinci olarak giriyoruz. Onun verdiği bir rahatlık var! Ancak ikinci yarı çok daha iyi bir Fenerbahçe göreceksiniz” dedi. Ben seyircinin de, Sloukas ve diğer oyuncular gibi düşündüğünü ve Malaga’nın rahatça teslim olacağını düşünürken, büyük yanılgı içine düştüler. Malaga Play-Off yapamadı ama son maçlarında Fenerbahçe karşısında iyi bir gövde gösterisi yapmak istiyorlar! Ve devreyi 36/47 önde soyunma odasına gittiler. Düşüncem odur ki, Obradovic gerekeni devre arası her oyuncuya özel bazı şeyleri, bir bir söylemiştir. En azından, özellikle: “Maç seçmek ve böyle son maçı hüzünlü bitirmek bize yakışmaz.” Demiştir.

Üçüncü çeyrekte gerçekten gayretli bir Fenerbahçe izledik. Ancak ikinci vitesten üçe ve dörde bile geçmekte zorlandı. Üçlük atışlarımız büyük hayal kırıklığı yaşadık. 5/13 üçlük yüzdesi ile oynarken, hem yüzdemiz düşük! Hem de çok az üçlük kullandık! Malaga ise 22 üçlük kullanırken 7 isabeti vardı. Üçüncü çeyreğe 51/59 geride girdik. Ancak Nice böyle kritik maçlarda son çeyrekte oyunu çevirdik. İşte maçı seyrederken yazmanın tadı!son çeyrek maçın bitimine 6.29 dakika var ve 62/59 öne geçtik. Tribünler uyandı, oyuncular uyandı. Bizim takımı özelliği ya hep beraber sakin ve oyundan kopuyorlar! Ya da coşup rakibin tepesine biniyorlar! Nefes almaya bile şans tanımıyorlar! Hele 5.55 de Nunnally bir blok yaptı ve topu alıp oyuna soktu ki, salon en coşkulu haline dönüştü. İyi oynayan değil, 13-0 lık seri ile coşan oyunculara “Daha maç bitmedi” dediler.

Aslında maçı koparmaya çalışıyoruz da, Malaga’da bir türlü maçı bırakmıyor! Çünkü top kaybı konusunda oldukça bonkör bir geceyi geçiyoruz! Maçın bitimine 2.12 dakika varken, 71-75 Malaga top kayıplarımızı değerlendirerek, öne geçti. Son 1.24 76/78 gerideyiz! Vesely 5 faul ile dışarda! 1.01 kale ise, Nunnally’nin 3 faul atışı ile 79/80 gerideyiz. Son 35 saniye 18.1 saniye kala yine çok iyi oynayan Nunnally nin ikilik atışı ile 81/80 öndeyiz. Top Malaga’da 7.9 sanile kala Diaz’ın üçlüğü ile 81/83 Malaga öne geçti ancak top bizde. Mola; Nunnally’in şutu rakip pota üstünde gezerken, Sloukas’ın dokunuşu ile 83-83 ve maç uzatmaya gidiyor.

Ancak bazen maç kısmetten çıkıyorsa ne yaparsan yap! O maçı döndürmek kolay değil! Hatta imkansız! Top kayıpları konusunda rekor kıran takımımız, maçı rakibine verdi! 91/99 Sadece verdi demeyelim. Malagalı oyuncuların hakkını yemeyelim. Özellikle Nedovic 31 sayı ile kariyerinin rekorunu kırdı. “ÖZELLİKLE SÖYLÜYORUM” Fenerbahçe Seyirci ile gurur duyuyorum. Avrupa’nın en iyi Coachu ve en iyi takımı yani evlatlarını, kardeşlerini yenilmelerine rağmen, alkışlarla soyunma odalarına gönderdiler. Alkışlardan Malaga’da payını aldı. İşte yıllardır beklediğim ve özlediğim tablo. Basketbola da bu yakışır.