Lasme: "Galatasaray yönetimi medyayı kullanarak ismimi lekelemeye çalıştı"

10.11.2017 - 21:37 | Son Güncellenme: 10.11.2017 - 21:37

AJANSSPOR - Galatasaray Odeabank ile Eurocup şampiyonluğu yaşayan Stephane Lasme beIN SPORTS'un sevilen programı VIP'e özel açıklamalarda bulundu.

Açıklamalardan Ajansspor.com'un derledikleri şu şekilde:

UNICS Kazan ile yeniden baketbola geri döndün. Yeniden sahalara döndüğün için neler hissediyorsun sorusuna Lasme, "Öncelikle teşekkür ediyorum, çok iyi hissediyorum. Uzun zaman olmuştu. Neredeyse bir yıl boyunca, evimdeydim ve dinleniyordum. Basketbolu çok özledim. Yeniden mücadeleye girmeye hazırım." dedi.

Dinlenme sürecin senin için nasıl geçti? sorusuna Lasme, "Eğlenceliydi. Profesyonel kariyerimde sezon içerisinde ailemle fazla zaman geçiremiyordum. Sürekli seyahat halindeydik. Basketbol oynadığımdan beri ilk defa Amerika'daki evimizde oturup ailem ile zaman geçirdim. Çok güzeldi. Aynı zamanda oyunumda eksik olan yanları çalıştım. Bacaklarımı dinlenrdim. Çok koştum, çok zıpladım. Benim için iyi oldu. Aynı zamanda Yaz Ligi'ndeydin, yanılmıyorsam. NBA'in kapısını çaldın sorusuna Lasme, "Evet, evet. Daha doğrusu Gelişim Ligi'nde oynadım. Ligdeki başantrenörüm benim çok yakın bir arkadaşımdı. Aramızda bir bağ ve kinya var. Bana gelip takımı için oynamamı isteyince hayır diyemezdim. Birbirimize çok yakınız. Aynı zamanda bu yalımda, 19-20 yaşındakilere karşı nasıl oynayacağımı görmek istedim. Hiç de fena değildim. Sonuçtan çok memnunum." dedi.

UNICS Kazan'a geliş sürecin nasıldı? Avrupa'dan birçok teklif aldığına inanıyorum. UNICS'te oynama kararını nasıl verdin? sorusuna Lasme, "Gelişim Ligi'ndeki sezon sona erdikten sonra Avrupa'daki takımlarla görüşmeye başladım. Gelecek sezonu planlamaya başladım. Birkaç takımla görüşmeler yaptım. Hatta Türkiye'deki bazı takımlarla da görüştüm. Ancak UNICS Kazan koçu Dimitris Priftis ile iyi bir tecrübem vardı. Yunanistan'da onunla beraber Panathinaikos ile bir şampiyonluk kazanmıştık. Benim içinde olduğum bir takım kurup, takım lideri olmamı isteyince bu bana oldukça ilginç geldi. Beraber şampiyonluk yaşadığımız için aramızda duygusal bir bağ var. Biririmizi iyi anlıyoruz.Kararımda bunu göz önüne aldım. Aynı zamanda Rus bir eşim olması da etkiliydi. Çocuklarımızı Rus kültürünü deneyimlemesini istedik. Bu da önemli bir faktördü. Yani Türkiye'den de teklifler aldın...İsim veremezsin sanırım? sorusuna Lasme, "Hayır. İsimleri veremem. Ancak iyi tekliflerdi. ve bunun için onlara teşekkür ederim. Bana yaklaşımları için onlara saygı duyuyorum. Kendim için iyi bir fırsat verdim." ifadelerini kullandı.

Türkiye'deki günlerini nasıl hatırlıyorsun? sorusuna Lasme, "Eğlenceliydi. Efes'le ilk yıl çok iyiydi. Efes gibi büyük bir organizasyon içerisinde çok iyi insanlarla tanıştım. Bana göre Efes, Avrupa'daki en iyi organizasyonlardan. Tepeden, aşağıya...Yönetim bölümüdeki isanlar çok iyilerdi. Ligde şampiyon olamadık, kupayı kazanabildik. Ama çok mutluydum. Elbette herkes benim Galatasaray'daki yılımı hatırlıyor. Koç Ergin Ataman ile Eurocup'ı kazanmayı başardık. Benim için onun için oynamak çok iyi bir karardı. Tüm yıl boyunca harikaydı. Ne yazık ki sezon sonunda olan doping testi ile işler  tersine döndü. Ama benim için çok iyi bir tecrübeydi. Çok mutluydum." dedi.

Burada çok önemli koçlarla çalıştın. İlk yıl Dusan Ivkovic ile beraberdin. İkinci yıl da Ergin Ataman. Onlar için neler söylersin? sorusuna Lasme,  "Efes'te Ivkovic ile çalıştım. Ivkovic daha çok geleneksel bir koçtu. Büyük bir tecrübesi vardı. Çok saygı duyulan bir isim. Oyundaki küçük detayları onunla öğrendim.Tecrübesiyle, Avrupa'da maç kazanılması için gereken birçok detayı bize gösterdi. Ataman ile daha özgürlük vardı. Oyunu ifade edebilmen ve onunla ilgili en çoks evdiğim, en çok saygı duyduğum şey olan; Oyuncunun kendisi olmasına izin vermesi çok önemliydi. Bir birey olarak kendisi gibi, olduğu gibi davranıyordu. Koç Ataman'ı değiştiremezsiniz. Çok güçlü bür karakter. Bende güçlü bir karakter olduğum için çok iyi anlaştık. Bana saygı duydu ve sahada özgürlük verdi. Ben de kendisi için aynı şeyleri hissediyorum." dedi. 

Eurocup'ı kazandığınız yıl, o şampiyon olduğunuz günlerden neler hatırlıyorsun? Finalin MVP'si olmuştun. Taraftarlar çılgına dönmüştü. Kupayı kaldırdığın o günden aklında kalan belli bir an var mı? sorusuna Lasme, "Sezon başından beri hayalini kurduğumuz bir şeydi. Hatta öncesinde Galatasaray ile görüştüğümüzde Ataman ile telefonda konuşuyorduk. Bu sezon neleri başarmak istediğimizden bahsediyorduk. Ataman'a, "Hedefimiz Eurocup'ı kazanmak öyle değil mi?" diye sorduğumu hatırlıyorum. O da, "Elbette, ana hedefimiz bu" demişti. Şampiyonluğu kazandığımız maçtan sonra Ataman ile göz göze geldik. Sezon başında konuştuğumuz şeyin bu olduğunu gözlerimizin içinde gördük. Müthiş bir histi. Sarıldık. Taraftarlar inanılmazdı. Sezon boyunca taraftarlar harikaydı. Galatasaray müthiş bir taraftara sahip. Kupayı onlara götürdük. Galatasaray'da olan onca şeyden sonra bu şampiyonluğu onlara vermek müthiş bir histi. Bence hak ettiler. Çünkü ne yaparsan yap, kaybet veya kazan taraftarlar her zaman arkamızdaydı. Bu nedenle şampiyonluk yaşamayı hak ettiler." ifadelerini kullandı.

Sezon sonunda senin açından şanssız bir durum oldu ve ceza aldın. Kötü haberi ilk kez aldığında ne hissettin? sorusuna Lasme, "Açıkcası çok şaşırmadım. Ne yaptığımı biliyordum. Bir şeyi yapıp ne olacağını bilmiyor değildim. Çok şaşırmadım. Hatta testi yaparken sonucun ne olacağını biliyordum. En büyük hayal kırıklığım aldığım bir yıllık cezaydı. Bir yıl cezayı beklemiyordum. Bu herhangi bir şeyi etkileyen bir durum değildi. Sezon bitmişti. Takım hiç maç kaybetmedi. Şampiyon olmuştuk. Bu, oyuna etki eden bir şey değildi. Eğer etkileyecekse daha kötü oynamama yol açabilirdi. Cezaya dair bir hayal kırıklığım var. Aynı zamanda Galatasaray yönetimi ile ilgili de bir hayal kırıklığım var. Bir iki gün sonra, Galatasaray yönetimi medyayı kullanarak ismimi lekelemeye çalıştı. Takım için utanç kaynağı olduğumu söylediler. Bence değildim. Eğer bir şey yaptıysam o da Galatasaray bayrağını olduğundan daha yukarı taşımaktı. Ceza ile ilgili hayal kırıklığı yaşadığım iki konu buydu. Bunn yanında ailemin yanımda olduğunu biliyordum. Yakın çevrem, takım arkadaşlarım, rakiplerim benim nasıl bir oyuncu olduğumu biliyorlar. Biliyorlar ki bu beni değiştirmeyecek; geri gelecektim. Geçen yıldan daha güçlü olacaktım. Tek hedefim de bu." dedi.

Türk basketbolu açısından neler söylemek istersin? İki önemli kulüpte forma giydin. Türk basketbolundaki gelişimi nasıl görüyorsun? sorusuna Lasme, "Türk basketbolu şu ana kadar çok iyi gidiyor. Her ıl daha da iyiye gidiyor. Euroleague'de geçen yıl olduğu kadar takımın olmaması çok kötü. Ancak günün sonunda bu bir iş. Umarım böyle devam eder. Çünkü Avrupa'da Türkiye gibi ülkelere ihtiyaç var. Böylesi ekonomik bir dönemde basketbolu destekleyen ülkeleri bulmak zor. Çünkü kulüpler bir şey kazanmıyor. Sadece şampiyonluk kazanmanın mutluluğunu yaşıyorlar. NBA'deki gibi takımların forma veya diğer alanlardan fazla gelirleri yok. Türkiye gibi basketbolu yeniden yükseltmek isteyen ülkeleri takdir etmemiz gerekiyor.

Errick McCollum, eski takım arkadaşın Anadolu Efes'te. Oyununa baktığın zaman ne yapacağını, faulleri çekeceğini biliyorsun. Avrupa'nın en iyi savunmacılarından biri olarak onu durdurmanın bir yolu var mı? sorusuna Lasme, "Errick'i durdurmayı bir tek ben bilirim (Gülüyor). Zor, gerçekten zor. Birçok şeyi yapabilen bir oyuncu. Oyunu öğrendi. Artık sadece bir skorer değil. Nasıl pas verilmesi gerektiğini, oyunu nasıl doğru yönlendireceğini biliyor. Takımının o an neye ihtiyacı varsa onu yapıyor. Onu durdurmanın tek yolu takım olarak savunma yapmak. Bire birde onu durdurabilecek bir oyuncu bence yok. Ben olsam, topu onun elinden uzak tutmaya çalışırım. Çünkü eğer top onun elindeyse savunulması zor." açıklaması yaptı.

Bir diğer eski takım arkadaşın Sinan Güler, Fenerbahçe'ye giderek büyük bir karar aldı. Bunun için neler söylersin? sorusuna Lasme, "Şaşırdım. Yalan söylemeyeceğim. Hatta ona mesaj atarak, "Emin misin?" diye sordum. Günün sonunda biz basketbol oyuncuları olarak kendimiz için doğru kararı vermeliyiz. Kariyerinin bu noktasında bence iyi bir karar verdi. Ve bu sahnede yer almayı hak ediyor. Sinan, bir Euroleague oyuncusu. Bundan hiç şüphe yok. Bana göre en iyilerden biri. Çok akıllı. Hücumda ve özellikle savunmada müthiş bir efor ortaya koyuyor. Bence Fenerbahçe için çok iyi kazanç olacak." ifadelerini kullandı.

Fenerbahçe geçen yıl Euroleague'de şampiyon oldu. Tüm takımlar şimdi Fenerbahçe maçlarını bir hedef olarak görüyor. Fenerbahçe'yi nasıl görüyorsun? Başarılarını tekrar edebileceklerini düşünüyor musun? Bu sezonki Fenerbahçe için ne hissediyorsun? sorusuna Lasme, "Euroleague'de başarıyı tekrarlamak çok zor. Yanlış bilmiyorsam bir tek Olimpiakos bunu başardı. Ancak bunun için gerekli koça sahipler. Obradovic, çok saygı duyulan bir isim. Büyük bir tecrübe, büyük bir bilgi birikimi. Avrupa'nın en iyilerinden hatta belki de en iyisi. Onun için hiç oynamadım ama herkes bunu söylüyor. Aynı zamanda çok iyi oyunculara sahipler. Jan Vesely ile beraber oynadım. Onu 16 yaşından beri tanıyorum. Onun gelişimini seyretmek çok güzel." açıklaması yaptı.

YASAL UYARI: BU YAZI AJANSSPOR.COM TARAFINDAN YAZILMIŞTIR, KANAK GÖSTERMEDEN KULLANILAMAZ!

 

 

Senin için hazırladığımız haberler