Milli Takım skandalları...

07.06.2017 - 05:43 | Son Güncellenme: 07.06.2017 - 05:43

Milli Takım skandalları...

Milli Takım, her zaman spor basınının en önemli odak noktalarından biriydi. Ancak son 3 senede yaşananlar, işin spor boyutunu aşıp bazen kriminal, bazen magazinsel, bazen de bol tartışmalı reality şov kıvamına getirdi.

Artık her Milli takım döneminde, "turnuvalara nasıl katılır veya daha başarılı nasıl olabiliriz?"i konuşmak yerine kişiler arasında yaşanan krizlerden bahseder olduk. Dün gece Arda Turan'ın, gazeteci Bilal Meşe'ye saldırması, aslında son yıllarda yaşanan pek çok şeyin sonucu olarak önümüze çıktı. Bu skandalın, krizlere son vermek adına bir artık "son" olmasını umut ederken, bugünlere nasıl gelindiğine ise şöyle bir göz atalım. (Derleyen: A. Batuhan Özdemir/fanatik.com.tr)

Ömer Toprak - Gökhan Töre - Hakan Çalhanoğlu kavgası

Fatih Terimli Milli Takım'da, patlak veren ilk büyük kriz, Hakan Çalhanoğlu, Ömer Toprak ve Gökhan Töre üçlüsü arasında yaşandı. Gökhan ve Hakan'ın geçmişteki "kız meselesine" dayanan husumet, 15 Ekim 2013 tarihinde İstanbul'da Hollanda'ya 2-0 mağlup olunan maç sonrasında zirve noktaya ulaştı.
İddiaya göre Ömer ve Hakan'ın kaldığı otel odasına, silahlı bir şekilde zorla giren Gökhan, Ömer'e vurduktan sonra Hakan'ın da ağzına silah dayadı. Yanında bulunan akadaşının çabalarıyla sakinleştirilen Töre; silahı, sahibi olan arkadaşına vererek odadan çıktı.
Bu olay, Milli Takım yetkililerinin de çabasıyla 9 ay kadar gizlense de en sonunda basında yer aldı. Hakan Çalhanoğlu ve Ömer Toprak, Gökhan Töre'nin bulunduğu Milli Takım'a davet edilseler bile gelmeyeceklerini açıkladı. Bir süre Ay Yıldızlı kadroda yer almayan futbolcular, yine Milli Takım yetkililerin çabalarıyla buzlar eritilerek takıma dahil edildi.

Volkan Demirel'in stadı terk etmesi

Terim döneminin ikinci büyük krizinin merkezinde takım kaptanlarından Volkan Demirel yer alıyordu. 2014 yılında Türk Telekom Arena'da oynanan Kazakistan maçı öncesinde ısınmaya çıkan tecrübeli eldiven, tribünde bulunan bir taraftarın kendisine yönelik küfürleri sonrası sinirlenerek soyunma odasına gitti.
Bütün ısrarlara rağmen maça çıkmayan Volkan stadı da terk ederek evinin yolunu tuttu. Müsabaka alanını terk ettiği için ceza alma ihtimali bulunan Volkan, maçın ilk yarısı bitmeden Emre Belözoğlu ile birlikte TT Arena'ya geri döndü. Milli eldiven, bu olay sonrası bir daha Ay Yıldızlı formayı giyemedi.

Emre ve Volkan'ın korumalarının gazeteciye saldırması

Türk futbol kamuoyu, henüz Volkan'ın sahayı terketmesinin şokunu atlatamadan maç sonrası bir başka olay meydana geldi.
Emre ve Volkan'la beraber Türk Telekom Arena'ya gelen güvelik görevlileri, ikilinin görüntüsünü almak üzere bekleyen basın mensuplarına saldırdı. Yerlerde yuvarlanan medya mensuplarının, binlerce liralık ekipmanlarına da büyük zarar verildi.

"Galerici Erkan" vakası

2016 yılı Milli Takım için adeta kriz yılı olarak geçti. Hemen hemen her kamp döneminde futbol dışı ne varsa konuşuldu. Yöneticisinden, teknik kadrosuna, futbolcusundan basın mensubuna kadar herkes olayların içinde yer aldı. Yılın ilk gerilimi Arda, Selçuk ve Emre Belözoğlu arasında yaşandı. Konunun göbeğinde ise bambaşka bir isim vardı; Galerici Erkan...
Terim'in damadı Volkan Bahçekapılı'nın ve futbolcu Emre Belözoğlu'nun çok yakın arkadaşı olan Erkan Özkaya, futbolcular arasında "Galerici Erkan" olarak bilinen bir isim. Onu gazete manşetlerine taşıyan olay ise, iddiaya göre Emre ve Selçuk İnan arasında laf taşıması oldu.
Söylenti şu ki; Özkaya'yla sohbet eden Selçuk İnan, Arda Turan'ın Milli takımda çok baskın biri olduğunu hatta Emre Belözoğlu'nun kadroya alınmama sebebinin de yine Arda olduğunu söyler. Galerici Erkan da bu sözleri başka bir ortamda Emre Belözoğlu'na anlatır ve doğal olarak işler karışır. Emre, Arda'yı arar, Arda da Selçuk'a tavır koyar.

Krizlerin şahı: Prim meselesi

Geldik zurnanın "zırt" dediği yere... Geçtiğimiz gün yaşanan Arda - Bilal Meşe olayının da, son 1 senedir yaptığımız tüm tartışmaların da gelip dayandığı nokta, Euro 2016 arifesinde gündeme gelen "Prim Krizi"ydi.
Konuyla ilgili birçok iddia ortaya atıldı, olayın içindeki kişiler çok fazla şey söylemelerine karşın aslında net olarak hiçbir şey söylemediler. Özet olarak bildiğimiz ise, mucize eseri direkt olarak Euro 2016'ya gitmeye hak kazanan milli takım oyuncularından bazıları, TFF tarafından verilen primlerin dağıtım oranından memnun kalmadı.
Bu isimlerin başında ise Burak Yılmaz ve Arda Turan'ın geldiği iddia edildi. İkili her ne kadar böyle bir talepleri olmadığını ifade etse de; Futbol Direktörü Fatih Terim, üstü kapalı olarak bu krizi doğruladı.
Çek Cumhuriyeti maçından sonra konuşan Arda, "Biz kimseden para istemedik. Annemi ağlattılar, bunu yapan herkesten tek tek hesap soracağım" dedi.

Tümer Metin'le futbolcular arasında kavga iddiası

Euro 2016, Milli Takım kampında bulunan gazeticiler için adeta bir haber kapma yarışına döndü. Hemen her gün bir başka futbol dışı konu gazete sayfalarına yansıdı.
İçlerinden en dikkat çeken iddia ise, teknik ekipte bulunan Tümer Metin ile futbolcular arasında fiziksel şiddete kadar giden kavga çıktığı iddiasıydı. Olay, sonrasında taraflar tarafından reddedildi.

Arda ve 5 kişinin kadro dışı kalması

Euro 2016'dan hüsranla dönen Milli Takım, hedefini 2018 Dünya Kupası olarak belirledi. Eleme gruplarındaki ilk maç öncesi açıklanan aday kadro ise, "Prim Krizi"nin fitilini yeniden yaktı. Futbol Direktörü Fatih Terim; Arda Turan, Burak Yılmaz, Selçuk İnan, Caner Erkin, Hakan Balta ve Gökhan Gönül'ü liste dışı bırakmıştı.
Herkes yeniden prim meselesine odaklandı, yepyeni iddialar ortaya atıldı ve konu devletin en üst makamına kadar çıktı. Terim'in bir sonraki aday kadroya bu isimleri dahil etmesinin ardınan sular bir süreliğine daha duruldu...

Fatih Terim'in sözleşmesinin sızdırılması

Arda Turan'ın kadro dışı bırakılması sonrası Türk futbolunda 3 cephe oluştu; "Ardacılar", "Terimciler" ve diğer iki cepheye göre daha arka planda olan "ikisinin tarafında da olmayanlar". Ay yıldızlılar, Ukrayna ve İzlanda maçına bu kutuplaşmanın gölgesinde hazırlanırken, Terim'in basına sızdırılan sözleşmesi adeta bir bomba etkisi yarattı.
Euro 2016'daki kötü futbol, Arda krizi ve her fısatta dillerden düşmeyen yüksek maaşı, Terim için zaten önündeki sorunlar olarak yer alırken, resmi sözleşmesinin federasyon içinden sızmış olması, TFF içindeki bazı kişilerin de Terim'e karşı cephe almaya başlamış olabileceği şeklinde yorumlandı.

Bilal Meşe'ye saldırı

"Krizleri 2016'da mı bıraktık?" diye düşünürken, Makendoya'yla yapılan hazırlık maçı sonrası olayların en büyüğüyle yüz yüze kaldık. Takım kaptanı Arda Turan, "Prim Krizi" haberlerinin merkezinde olduğunu düşündüğü Milliyet Gazetesi çalışanı Bilal Meşe'ye, Milli Takım uçağında, ağza alınmayacak küfürler eşliğinde saldırdı.

Arda yaptığından pişmanlık duymadığını ifade ederken, saldırıya uğrayan Meşe ise Milli futbolcudan şikayetçi olacağını duyurdu. Konuya ilişkin gelişmelerin ne şekilde seyredeceği ise şu an tam bir muamma... (Fanatik)

Senin için hazırladığımız haberler