Nihat Özdemir de disipline verilmeliydi

10.06.2020 - 21:11 | Son Güncellenme: 10.06.2020 - 21:22

PFDK'nın eski başkanlarından Hüseyin Karaahmetoğlu, Fenerbahçe Başkanı Ali Koç ve başkan vekili Semih Özsoy'un disipline verilmesi kararında çok çarpıcı bir noktaya işaret ediyor.

Nihat Özdemir de disipline verilmeliydi

Nihat Özdemir de disipline verilmeliydi

PFDK'nın eski başkanlarından Hüseyin Karaahmetoğlu, Fenerbahçe Başkanı Ali Koç ve başkan vekili Semih Özsoy'un disipline verilmesi kararında çok çarpıcı bir noktaya işaret ediyor. Ajansspor'a konuya dair bir yazı kaleme alan Karaahmetoğlu, "Nihat Özdemir neden disipline verilmedi" diye, soruyor. Peki talimatlara göre bu mümkün mü? İşte cevabı..

HÜSEYİN KARAAHMETOĞLU

Fenerbahçe Başkanı Ali Koç ile başkanvekili Semih Özsoy'un, Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Hukuk Kurulu tarafından tedbirsiz olarak Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu'na (PFDK) sevkine karar verilmesi hatalıdır. Daha doğrusu sadece ikisini verilmesi hatalıdır... Çünkü konu bugün itibarı ile ülke gündeminde yer almayan 2010-2011 futbol sezonu ile ilgili FETÖ terör örgütünce Fenerbahçe'ye kurulmuş olan kumpasın yeniden tartışmaya açılmasıdır. Herkesin bildiği üzere kumpasa konu edilen tartışma ülke gündeminde epeyce yer almış ve birçok kişiyi, özellikle Aziz Yıldırım ve arkadaşlarını mağdur etmişti. 2010-2011 sezonu ile TFF ligleri tescil etmiş ve şampiyona ilan etmişti.

Aradan 9 yıl geçtikten sonra bu konuyu tekrar basın önünde gündeme taşımak futbolun marka değerine zarar vereceği hesaba katılmalıdır. Bana göre TFF Başkanı Nihat Özdemir'in “Liglerde 9 yıldır şike yoktur” şeklinde basın yolu ile verdiği açıklamanın ne yeri ne de zamanıydı. Böyle bir açıklama, şike kumpasını yapanların yargılandığı davada delil olarak ileri sürülebilecektir. Ben şike yargılaması davasında sanık vekili olarak katılan avukat olarak, o süreçte bizlere yapılan hukuksuzluğun acısını çok yaşadık. Hatta bir özel kanalda yayımlanan bir açık oturumda Fenerbahçe, Aziz yıldırım ve arkadaşlarına kumpas kuruldu demem üzerine canlı yayın bitirilmişti. Dönemin TFF Yönetim Kurulu, 2010-2011 sezonu şampiyonunu Fenerbahçe olarak açıkladı ve öyle de tescil edildi. Dolayısıyla bu tartışmanın kapanması en sağlıksıydı. Hele bu tartışmanın Türk futbolunun başında olan bir kimse tarafından bir şekilde hiç açılmaması gerekirdi.

TFF yöneticileri de PFDK'ya verilmişti

Eğer yönetim kurulu kararı olmaksızın TFF Başkanı kendi inisiyatifiyle bu konuda açıklama yaparsa o zaman bu açıklama onu bağlamalıdır. TFF Başkanı'nın ortada bir tartışma olmaksızın bu konuyu açması hatalıdır. Bu konuda spor yorumcusu Rıdvan Dilmen'in açıklamaları çok önemlidir. TFF Başkanı'nın “9 yıldır şike yoktur” şeklindeki açıklamasından ne anladığımız önemlidir. Normal bir insan bundan şunu çıkarır: "Demek ki 9 yıldır futbol temizdir ve öncesinde şike ve kirlilik sözkonusudur"... Bu son derece tehlikeli bir düşüncedir. TFF Disiplin Talimatı'nda kulüp yöneticilerinin sportmenliğe aykırı açıklama yapmaları halinde cezalar öngörülmektedir. Üstelik talimatlara aykırı açıklamada bulunuyorlarsa söz konusu cezalar katlanıyor. Ama burada tartışılması gereken husus TFF Başkan veya yöneticilerin sportmenliğe aykırı açıklamalarının bir müeyyidesinin olup olmadığıdır!

Yani Nihat Özdemir de sportmenliğe aykırı beyanat verdiyse ne olacak? Disipline sevk edilmesi gerekir mi, gerekmez mi? Gerekirse kim, nasıl yapacak? Geçmişte TFF yönetiminde bulunan İbrahim Usta ve Yaşar Aşçıoğlu, talimatlara aykırı açıklamaları nedeniyle TFF Hukuk Kurulu tarafınca PFDK'ya sevkedilmiş ve çeşitli cezalara muhatap kalmışlardır.

Ana statüye aykırı hareket var

Sportmenliğe aykırı açıklamalar veya herhangi bir disiplin ihlalinde TFF Ana Statüsü'nün 58. Maddesi'ne yollaması ile TFF Başkan veya yönetim kurulu, hukuk kurulu tarafınca disiplin dalimatının 3. maddesi ve sevki gerektirecek ilgili disiplin maddesine (38. madde) göre PFDK'ya sevk edilebilir. Buna ilişkin TFF, PFDK'nın vermiş olduğu emsal kararlar vardır. Bu durumda liglerin tatil olduğu bir dönemde ve TFF tarafınca 2010-2011 sezonu lig şampiyonunun belli olduğu bir durumda TFF Başkanı da olsa, kimse basın önünde yorum yapmamalıdır. Böyle bir açıklamanın bugün kimseye yararı olmayacaktır. Bu tür açıklamayı yapan herhangi bir kulüp yöneticisine geçmişte sportmenliğe aykırılık nedeni ile TFF Futbol Disiplin Talimatı'nın 38. Madde gereğince çokça ceza verildiği unutulmamalıdır.

TFF, kulübün içişlerine karışamaz

Yine TFF Başkanı'nın kişisel görüşü olan bu açıklama üzerine Fenerbahçe Yönetim Kurulu önce yazılı bir açıklamada yaparak TFF Başkanı'na çeşitli sorular sorump, özür dilemesi gerektiğini bildirmiştir. Bu açıklama FETÖ kumpasına muhatap kalmış bir kulübün yapabileceği en hafif bir açıklama olarak algılanmalıdır. Daha sonra Fenerbahçe Başkanvekili Semih Özsoy'un açıklaması ve sonrasında TFF Başkanı'nın kişisel olarak kulüp yönetimini hedef alarak, “Başarısızlığı saklamak için açıklama yapıyorlar” şeklindeki cevabı da son derece hatalı ve gereksizdir. Bu açıklama ile bir kulüp yönetimi hedef alınması ve TFF sayfasından açıklama yapılması TFF Futbol Disiplin Talimatı'na aykırıdır! TFF Başkanı'nın kulüpler aleyhine ve kulüplerin iç işlerine yönelik açıklama yapma yetkisi yoktur. Eğer böyle bir açıklama yaparsa, o kulüp organları aynı şekilde cevap verme hakkına haiz olmalıdır.

Kaldı ki Fenerbahçe Başkanı Ali Koç'un FBTV'deki konuşmasında TFF Başkanı'na bir soru yöneltti. O da TFF Başkanı'nın 2010-2011 sezonu şampiyonun kim olduğunu açıklamasını istedi. Bu TFF Başkanı'nın “9 yıldır şike yoktur” açıklaması sonrasında geçmişte şampiyon olan kulüplerin açıklanmasını isteyecekleri bir konudur. Fenerbahçe Başkanı da bunu istemiştir.

TFF Başkanı da talimatı çiğnedi

Bugün bu açıklamalar sonrasında TFF Hukuk Kurulu, Koç ile Özsoy'u açıklamaları nedeni ile PFDK'ya sev etmesi doğrudur, ancak eksiktir! Ortada hiç bir tartışma yokken nedendir, bilinmez; bir şekilde bu tartışmayı başlatan TFF Başkanı Nihat Özdemir'in “9 yıldır şike yoktur, ligler temizdir” şeklinde yaptığı ve düzeltmediği açıklaması nedeni ile daha önceki şampiyonlukların şaibeli olduğu algısını beslediği ortaya çıkmıştır. Bunun da TFF'nin saygınlığını zedeleyebilecek bir açıklama olup olmadığı konusunu gündeme getirmesi kaçınılmazdır.

TFF Başkanı'nın bir kulüp veya bir kulüp yönetimini hedef alması federasyonun kendi statüsünün 58. maddesine aykırıdır. Dolayısıyla, TFF Futbol Disiplin Talimatı'nın 3. ve 38. madde gereğince Nihat Özdemir'in de PFDK'ya sevk edilmesi gerekirdi. Edilmemesi spor hukukuna göre hatalıdır. Çünkü bizzat TFF Başkanı Nihat Özdemir de sportmenliğe aykarı beyanatlarda bulunmuştur.

Senin için hazırladığımız haberler