Rezerv lig projesi gerçekçi mi?

Trabzonspor Başkanı Ahmet Ağaoğlu, geçtiğimiz hafta sonu yapılan kulübün 51. Olağan Genel Kurulu sırasında "TFF'de rezerv lig kurulması kararının yönetimden geçirildiğini büyük mutlulukla öğrendik" açıklamasını yaptı. 

Ağaoğlu, açıklamasının devamında "Geniş bir kadro oluşturulacak 36, belki 40'a varan kadro oluşturulacak. Bu kadro A takım ve rezerv takım olarak 2'ye ayrılacak. Rezerv takımda tecrübe kazanmış oyuncunun, A takımına geçmesi sezon içerisinde bütün takımlara kolaylık sağlayacak. Örneğin Trabzonspor, Giresun ile saat 20.00'de maç gerçekleştirecekse, rezerv takım 4-6 saat önce maçı oynayacak. Seyahat masraflarının fazla olmayacağı, ilave otel masrafı olacak. Orada maç tecrübesi kazandırdığınız bir oyuncu dahi A kadronuzda yer alsa rezerv takıma yaptığınız harcamanın size kazanç olarak döneceğini açık ve net olarak ortaya koymakta" sözlerine de yer verdi. 

Öncelikle söylemek gerekirse Avrupa’nın hiçbir yerinde bizde düşünülen yani 19 Süper Lig takımının paralel olarak rezerv lig takımlarının oynayacağı model yok. Daha önce Premier Lig’de denenen bu model, çeşitli problemler ve bazı kulüplerin çekilmesiyle 10 yıl önce kaldırılmış ve tamamen U21 takımlarına başka kulüpler de olacak şekilde entegre edilmiş.

Almanya ve diğer birçok ülkedeyse kulüplerin ikinci takımları ülkenin amatör alt liglerinde mücadele ediyorlar. (Almanya’da amatör takım ile profesyonel takım arasında en az 1 lig olması gerekirken aralarında başka lig olmayan bazılarında bir takım küme düşerse ikinci takım da durumu ne olursa olsun bir alt lige düşüyor veya alt ligdeki ligini önde bitirirse üst lige yükselemiyor.) 

Bana göre rezerv lig ile ilgili sorulması gereken çok soru var. Özellikle büyük bölümü yakıt kaynaklı hayat pahalılığının en üst düzeye çıktığı bir dönemde, borç batağındaki kulüplerin rezerv lig gibi çok denklemli ve masraflı olması muhtemel bir organizasyonu nasıl kotarabilecekleri benim için bir muamma.

Akla gelen ilk soruları şöyle sıralayabiliriz:

- Yayın geliri olmayan bir lige kaynak nereden sağlanacak?
- Yayını olmayan bir lige sponsor bulunabilecek mi?
- Yol ve otel masrafları hangi bütçeden karşılanacak?

- TFF 1. Lig'de de VAR uygulaması başlayacak, dolayısıyla artık daha da kısıtlı bir hakem kadrosu olacak. Hakem ihtiyacı nasıl karşılanacak ve hakemlerin yol ve otel masrafları hangi bütçeyle ödenecek? 

- Hakem gözlemcileri ve temsilcilerin masraflarını hangi bütçeyle karşılanacak?

- Saha ihtiyacı ayrı bir sorun. Profesyonel takımla aynı statta oynayacaklarsa o sahaların zeminleri bütün sezon boyunca nasıl korunacak?

- Maçlar başka sahalarda oynanacaksa: 

a) Stat personel ihtiyacı nasıl giderilecek.
b) Maçların güvenliği nasıl sağlanacak güvenlik masraflarını kim karşılayacak?

- Bahsi geçen 40 kişilik kadrolardaki oyuncuların maliyeti ne olacak? Makul sayıda oyuncusu olan kulüpler rezerv takımı tamamlamak için oyuncu mu transfer edecek?

- Rezerv takım oyuncularının hizmetine verilmesi gereken sağlıkçı, malzemeci vs. gibi personelin giderleri, ambulans hizmetleri nasıl karşılanacak.

İşte tüm bu ve belki de daha da çoğalabilecek sorular düşünüldüğünde başta İngiltere, Avrupa’da da tutmamış bir rezerv lig projesinin Türk futboluna oyuncu kazandırmasını beklemek ne kadar gerçekçi olur. Benim ciddi anlamda şüphelerim var.  Ağaoğlu’nun söylediğine göre TFF Yönetim Kurulu projeyi onaylamış. Bakalım resmi açıklama ve statüsü ne zaman yayınlanacak. Bunları gördüğümüzde daha sağlıklı yorumlar yapabileceğiz.