Yeni Malatyaspor - Fenerbahçe maçı yazar yorumları: 'Değişim sancılı olacak'

19.08.2018 - 09:47 | Son Güncellenme: 19.08.2018 - 12:47

Yeni Malatyaspor - Fenerbahçe maçı yazar yorumları: 'Değişim sancılı olacak'

Kaleciye rağmen şampiyon olmazsın - Serdar Ali Çelikler (HT Spor)

Futbolda sistemler; taktikler çok önemli ama tek bir değişmez kura var: Dünyada hiçbir takım kalecisine ve santraforuna rağmen şampiyon olamaz.. 

Fenerbahçe'nin 6-7 yıldır bir kalecisi yok. Volkan Demirel, Ali Koç'un yıkıp attığı eski yönetim zihniyetinin saha içindeki yansıması. Bariz olarak son 5 yıldır liyakatıyla değil "Takımı topla Volkan" zihniyeti ile kalesini korudu. Aziz Yıldırım'ın manevi oğlu kontenjanından sahada yer alması normaldi ama 1.5 yıldır çalışıp 100 futbolcu izlediği söylenen Comolli ve futbol yönetiminin kaleci bulamamış olması büyük hatadır.

Fenerbahçe'nin bir kalecisi olsa Benfica'dan 2 maçta da gol yemezdi, dünkü maçı da kazanırdı. Ali Başkan ne yapacak edecek Kameni'yi, Giuliano'yu; Ozan'ı falan satacak ve bir asıl kaleci ile 8 numara alacak. Bu iki transfer bariz bir ihtiyaç olan stoperden bile önemli. Comolli'nin başarısız bir dönem geçirdiğini düşündüğümü biliyorsunuz. Ali Koç'un bu Fransız'a buranın dinamiklerinin farklı olduğunu anlatması lazım. 

Hülasa kelam bir kaleci ve bir 8 numara transferi yanı sıra bir de yerli yardımcı hoca da faydalı olur. Malatya'yı; Erzurum'u v.s anlatabilecek bir yerli yardımcı Cocu'ya da faydası olur. 

☆☆☆

Gelelim olumlu taraflara. Bir kere santrafor tamamdır. Islam Slimani zaten bilinen etkili bir isimdi Fenerbahçe'ye de çok faydalı olacaktır. Takımı da beğendim. Slimani 2 kez müsait durumda atamadı.. Barış da boş kaleye vuramadı. Yani deplasmanda oynuyorsunuz 3 net pozisyonu atamıyorsunuz, rakibiniz de kaleyi bulan ilk topu gol oluyorsa yenilmeniz kaçınılmazdır. 

Cocu'nun Şener-Elif değişikliği dışında eleştirebileceğim bir yanı yok. Takım bana göre iyi oynadı ve mümkün olan sayıda pozisyon bulundu. Rakibe de doğru dürüst pozisyin verilmedi. O halde hocanın dizilişi ve taktiği doğru. Alper ve Valbuena hamleleri de doğru. Elmas da doğru ama Şener kalıp Josef ya da Mehmet çıkmalıydı. Bunun dışında hata göremedim. Ama son 15 dakikalık panik futbolu Cocu'yu da rahatsız etmiştir. 

Özetle Fenerbahçe zirve yürüyüşünü sürdürmek istiyorsa Cocu'ya Türkiye'yi anlatacak bir yerli yardımcı alınsa iyi olur bu 1. Ali Koç da ne yapacak edecek kaleci ve 8 numara transfer edecek. Stoper de zaten alınmalı diye saymıyorum. Panik yapmaya lüzum yok ama Fenerbahçe futbol takımı Comolli'ye bırakılamayacak kadar mühimdir..

Cocu'ya uyarsa sorun yok!.. - Ercan Güven / Milliyet

Valla helal olsun Aykut Kocaman’a!.. Bir hoca bir takımda ancak bu kadar iz bırakır. Futbolcu değişiyor, teknik direktör değişiyor, başkan değişiyor; futbol değişmiyor Fenerbahçe’de. Daha doğrusu değiştiremiyor Cocu... Rotasyon yapıyor diyorlar ya... Rotasyon işler iyi giderken yapılan yer değiştirmelerdir; Cocu’nunki rotasyon değil arayış, zorlayış. Çaresizlik kokuyor.

Fenerbahçe takımını eski alışkanlıklarından çevirebilmek için deneme yanılma yöntemiyle ümitsiz bir çaba görüntüsü veriyor. Mesela Giuliano’yu kulübede tutup orta sahaya Mehmet Ekici’yi koyuyor ki, 4-3-3’e benzesin takım... Ekici gidip Giuliano gibi forvet arkası duruyor. Orta saha yine Mehmet Topal- Souza ikilisine kalıyor. Aynı tas aynı hamam. Bu koşullarda Fenerbahçe’nin ofansif oynaması çok zor. Ofansif bir izlenim bırakıyorsa o da öndeki adamların bireysel çabaları ve yeteneklerinden.

Arkada Topal ve Souza dahil altı savunma, arada boşluk ileride gol arayan dört adamla Fenerbahçe’nin hücum şansı sadece kontrataklara bağlı kalıyor.  Bu arada takım boyunun uzaması da cabası. Orta sahaya sahip olan ve patlayan bir tarza sahip Malatyaspor bu durumu birkaç defa zorladı maçta. Pereira ile de ilk 45’de gerçek bir fırsat ve bir de yarım fırsat kaçırdı. İkinci yarıda ise değerlendirdi.   Malatya’da Fenerbahçe’nin öndeki dörtlüsü Slimani, Barış, Ayew ve Ekici ilk defa bir arada oynadığı için biraz da uyum sorunu yaşayınca ilk devre her iki kalede birer tehlike dışında pek izleyecek bir şey olmadı. Gol fırsatı gibi görünenler sadece rakiplerin pas hatalarından kaynaklandı, organize bir hücum falan yoktu koskoca ilk yarı. Ne Fenerbahçe ağırlığını koyabildi, ne de Malatyaspor henüz oturmamış Fenerbahçe’nin zaaflarından yararlanabildi.

Barış yine tek adam eksilteniydi Fenerbahçe’nin. Ayew-Slimani’nin iyi anlaşması, Mehmet Ekici’nin de onlara katılması ile maçın ilk dakikalarında solda atıl durumda kalan Barış’ı devreye sokan ise Mehmet Topal’dı. Ama o da bir süreliğine... Maçın ikinci yarısında Fenerbahçe gol aradıkça kendi kalesinde aynı baskıyı görmek gibi tuhaf bir durum yaşamaya başladı.   Yani atacak mı yiyecek mi belli değildi. Cocu 63 dakika dayandı ve Mehmet Ekici’yi çıkarıp Valbuena’yı alarak pes etti.

Evet “pes”... Madem ki, Aykut Kocaman futbolu vardı sahada, o zaman eskinin kurtarıcısı Valbuena sola ki, eskiden olduğu gibi hiç değilse bir gol gelsin ve sezon başının şu zorlu günlerinde deplasmanı kurtarsın... Lakin gol Malatyasporlu Aleksic’den geldi ve tam anlamıyla soğuk duş etkisi yaptı Malatya sıcağında. Fenerbahçeliler aşinadır böyle maçlara... Cocu da benzer bir hamle yaptı golden sonra Barış ve Şener’i çıkarıp adam eksilten, hızlı giden Alper ile Eljif’i oyuna kattı. Fenerbahçe’nin kadim “mağlubuz son dakikalarda yüklenelim” taktiği yani. Rakip kaleyi kalabalık tutup karambolden bir gol meselesi.   Acıklı olan şu ki, bir Aykut Kocaman deplasmanı bile çıkmadı Malatya’daki Aykut Kocaman sisteminden. Yemediler Hoca’m!.. Bize uyar... Hiç yabancı değiliz bu Fenerbahçe’ye... Peki Cocu’ya uygun mu, asıl onu merak ediyor insan.

Phillip Kocaman ile Aykut Cocu - Uğur Meleke (Hürriyet)

İleri dörtlüye yapılan takviyeleri saymazsak, geçen yılki Aykut Kocaman tercihleriyle her şey bire bir aynı. Geçen yılki takımın hocası Aykut Cocu, ya da bu sezonun patronu Phillip Kocaman’mış gibi hissetmediniz mi siz de?

DÜN Fenerbahçe’nin kalecisi Volkan, bekleri Şener ve Hasan’dı. Orta ikilide Mehmet ve Souza oynadı. Eljif varken, sağlıklıyken ve formdayken... Sezona 11’de başlayan Valbuena yine kulübeye dönmüştü, aynen geçen yılki gibi. İleri dörtlüye yapılan takviyeleri saymazsak, geçen yılki Aykut Kocaman tercihleriyle her şey bire bir aynı. Geçen yılki takımın hocası Aykut Cocu, ya da bu sezonun patronu Phillip Kocaman’mış gibi hissetmediniz mi siz de?

Geçen yılla bir başka enteresan benzerlik de, korner atmaya yine iki kişinin gidiyor oluşuydu. Dün de, aynen geçen sezonki gibi Hasan ve Mehmet Ekici gittiler köşe atışlarına. Tabii ki bu tercihin bir sebebi var: Köşeye bir sol, bir sağ ayaklı gönderiyorsunuz. Biri ortalarsa içeriden, diğeri ortalarsa dışarıdan falsolu atacak. Ve rakip takımın savunma planı değişecek ister istemez.  

Aslında maçta Fenerbahçe’nin gerçekten umut verdiği tek anlar da kornerlerdi aslında. Hele Slimani’nin hava toplarındaki becerisinden faydalanılmaya başlandığında bu organize kornerlerden sonuç alacaktır Fenerbahçe. Ama duran toplar dışında çok fazla doğrusu yoktu dün sarı lacivertlilerin.

 

Bu değişim sancılı olacak - Rüştü Reçber (Hürriyet)

BÜYÜK takımların en bariz özelliği maçlar oynanmadan önce her daim nerede olursa olsun rakibine hissettirdiği ‘ben senden üstünüm’ düşüncesidir.

Ve büyük takımlar ne kadar değişikliğe uğrasada bu bahsettiğim nokta hiç bir zaman değişmez. Ama asıl mevzu maç öncesinde rakibine hissettirdiğini de sahada gösterebilmektir ki, eğer bu olmazsa yavaş yavaş sıradanlığa doğru da gittiğinin sinyalini verirsin....

Fenerbahçe’de iki önemli mevkide büyük bir değişim oldu (yönetim ve teknik ekipte). Ve değişimin devam ettiği tek yer de şu an takım. Bu süreç doğal olarak sancılı geçecektir. Cocu bu değişimi mümkün olduğunca en az zararla gerçekleştirmek için uğraşacaktır. Fenerbahçe 3 ciddi maç oynadı; her birinde eksikleri vardı ve dün akşam ne kadarı giderilmişti? Bunu görebileceğimiz bir maç oynadı.

6 OLUMLU GELİŞME

FENERBAHÇE neleri iyi yaptı?

1-Hücumda zaman zaman bütün halinde hareket etmeyi başardılr..

2-Topa sahip olmayı başardılar.

3-Özellikle ikinci yarıda oyunu rakip alana yıktılar.

4-Rakibi karşılamada gayet başarılı oldular.

5-İkinci yarı kazanma isteklerini hissettirmeye çalıştılar.

6-Cocu oyuna müdahalede zamanlama bakımından etkiliydi ve hamleleri yerindeydi..

F.BAHÇE’NiN 8 EKSiĞi

FENERBAHÇE neleri iyi yapamadı?

1-İleride pozisyon üretebilecekleri seviyede etkili olamadılar.

2-Rakip alanda ayağa pas oyunu oynamakta zorlandılar.

3-Çabuk paslaşmada hareketli olmada sıkıntı yaşadılar, oyunun yönünü hızlı değiştiremediler.

4-Kanatlardan etkili gelmeyi başaramadılar.

5-Presi total halde yapamadılar. Özellikle Slimani’nin başlattığı durumlarda.

6-Sabırlı ve görerek oynamayı geliştirmeleri lazım.

7-Israrla desteklediğim Şener beklediğimin altındaydı. Barış sahada dün akşam yoktu. Hala Ayew’in bir şeyler vermesini bekliyorum. Tek tesellim ‘alışma sürecinde’ diye düşünmem.

8-Slimani güçlü ve pozisyonlarda nerede olacağını biliyor. Dün gelen fırsatları değerlendirmede sorun yaşadı. Ayrıca bu tarz futbolcuları fazla beslemeniz lazımki bir netice alasınız.

Bütün bu saydıklarım yenilen gole kadar olan Fenerbahçe idi..

Yenilen golden sonra bir çok şeyi yapmaya çalıştılar ama en önemlisi kazanmaya geldiğinizi ilk düdükle hissettirmeniz lazım eğer gol yerseniz bazen geç kalabilirsiniz...

Ayarlar bozuk - Gürcan Bilgiç (Sabah)

Zor deplasmanın hakkını vererek oynuyorlardı. Malatyaspor'un "önce beraberlik" konsantrasyonunu açmak için, topu kanatlarda dolaştırdılar ama bir türlü istedikleri pozisyonu veya tehlikeyi yaratamadılar. İlk 45 bittiğinde kaleyi tutan bir şut vardı. Cocu, Salı'nın etkisini azaltmak adına muhtemelen beş rotasyon yaptı. Ön taraf tamamen değişince "lisan" problemi de ortaya çıktı. Ayew geçen maçta forma giymesine rağmen hem fizik, hem de form olarak o kadar gerideki dört gün arayla kulübeye kendini anlatamadı (!) 

Dördüncü resmi maçı olmasına rağmen halen iskelet kadrosuna karar vermedenoynamak istemesi, bu maçı Cocu için acı bir ders haline getirir umarım. Volkan ve önündeki altılıyı değiştirmiyor. Çünkü şansı yok. Onları yedekleyemiyor bile. Topal - Souza ikilisinin verimi ile oyunu ele geçiriyor ama, iş yönetmeye geldiğinde net bir akıl karışıklığı var.

Mehmet Ekici de Ayew ile birlikte fizik olarak çok gerideydi. Sistemüzerinden değil ama performanslar üstünden de çok geride ve yeterli değil Fenerbahçe.

Malatyaspor'un anlık hataları (Şener -Volkan) değerlendirip öne geçmesi,maçın taktiğinin getirisi aslında. Böyle maçlarda bir - iki pozisyon yakalarsınız ve attığınızda da maç planı tutmuş olur. On dakika önce Silimani bomboş kafa vuruşunu doğru yapsa, başka bir hikaye olacaktı elbette. Cocu ile bu tip maçları daha çok yaşayacak Fenerbahçeliler. Şu anda Aykut Kocaman'dan kalan mirası yiyorlar ve üzerine daha tuğla koymadılar. Daha iyiye götürmek için geldiler, daha iyi transferler yaptılar ama takımı daha farklı yapamadılar. Ayew'e bakıp, "Dirar'ın günahı neydi?" diyorsanız, boşa gitmiş bir transfer hamlesini izah edersiniz.

Ancak Silimani imzasından iki gün sonra giydiği formanın hakkını verecek duruşta. Sahaya çıkan takımda iki - üç oyuncu değişmişken, "zaman gerekiyor"demek size garip gelebilir. Ne yapalım; tüm ayarlar bozuk...

Volkan'a hiç kızmıyorum - Ahmet Çakar (Sabah)

Fenerbahçe'de Aykut Kocaman gitti yerine Cocu geldi, ama hiçbir şey değişmemiş. Hatta daha da kötüye gitmiş. Öncelikle Volkan'dan bahsedelim. Kesinlikle kızmıyorum. Yaşı belli, kariyeri de çok parlak ama artık fizik olarak, refleks ve çabukluk olarak çok geriye gitmiş. Bu da çok doğal, yaşın, biyolojinin önüne geçemiyorsunuz. Benfica maçında Lizbon'da bir gol yedi, kariyerine yakışmadı. Benzerini de dün gece yedi. Kurtarması gerekiyordu, üstüne gelen bir toptu, ama kurtaramadı.

Fenerbahçe'nin çabuk oynaması lazım, asla beceremiyorlar. Oyununu rakibine kabul ettirmeleri lazım, onu da beceremiyorlar. Kanat bekleri yetersiz, hücum organizasyonları yok, bir de hücum hattı geçen yıldan tamamen farklı. Ayew kötü oyuncu değil, Slimani de öyle. Ama henüz bir şeylerini görmedik. Slimani, İngiltere Premier Lig'den gelmişse dün gece kafasına istediği gibi gelen, üstelik bomboşken o kafayı vurup golü atacak. Bunun takımda ilk kez oynamasıyla, Türkiye'ye yeni gelmesiyle hiçbir alakası yok.

Gelelim Phillip Cocu'ya... Tipik bir Hollandalı. Sakin, kenarda oturuyor, Aykut Kocaman'dan da soğuk. Hani takım ileride basacaktı, hani rakip ezilecekti, hani belli organizasyonlarla pozisyon üretilecekti. Bunların hiçbiri yok. Üstelik Malatya asla iyi top oynamadı. Sadık'ın liderliğinde iyi direndiler, hepsi bu. Bir de gol anında Guilherme'nin çok iyi bir pası var. Hepsi bu! Sonuçta Fenerbahçe parlak görünmüyor. Umarım yanılırız.

Hakem Fırat Aydınus için kolay maçtı. O da kolay maçı kusursuz yönetti. VAR uygulamasına bile ihtiyaç duyulmadı.

Slimani çok katkı verir - Ömer Üründül (Sabah)

Dün gece Malatya'da temposu vasatı aşmayan Fenerbahçe'nin oyunu domine ettiği bir ilk yarı izledik.

Malatyaspor ise öncelikle takım halinde topun arkasına geçip karşılama görevi yapıyor, çok seyrek de kontratak deniyordu. Bu yarıda Fenerbahçe, yeterince üretkenlik sağlayamadı, bunun da en önemli nedenlerinden ilki Fenerbahçe cephesinden baktığımızda ileri uçtaki üç oyuncu ve 10 numara pozisyonundaki Mehmet Ekici birbirlerini yeterince tanımıyorlardı. İkinci neden ise Malatyaspor'un iyi yerleşimli alan savunmasıydı.

Slimani'nin duvar olma özelliğini değerlendirecek yapıda bir orta saha oyuncusu Fenerbahçe'de yoktu. Bu yarıda karşı kaleyi pozisyon açısından en çok zorlayan isim de Slimani'ydi.

İkinci yarı da benzer görüntüde başladı. Yine Fenerbahçe oyunu zorluyordu. Slimani kafayla çok net bir gol kaçırdı. İlerleyen dakikalarda skoru bulamayan Fenerbahçe, bıraktığı geniş alanda rakip tehditlerle karşılaşmaya başladı ve de bir gol yedi. Ondan sonraki gayretler de sonucu değiştirmedi.

Bu maçta yaptığım gözlemler şöyle: Mehmet Ekici fizik olarak hiç hazır değil. Ayew eğer bu fiziki düşüşe devam ederse hiçbir katkı sağlayamaz. Barış Alıcı kopuk kopuk oynuyor. Yetenekli, etkili driplingleri ve içe kat eden aksiyonları var ama geriye yardım yönü çok eksik. Gelelim Slimani'ye... Çok yakından tanıdığım bir santrfor. İlk defa oynadığı maçta da beklediğimden daha iyi şekilde görevini yaptı. Eğer İstanbul'a gelen birçok yabancı futbolcu gibi fiziki düşüş yaşamazsa Fenerbahçe'ye büyük katkısı olacaktır. Fenerbahçe, Semih Şentürk'ten sonra ilk defa sırtı karşı kaleye dönük oynama özelliği olan bir santrfor buldu.

Son olarak Malatyaspor ise güçlü rakibi karşısında iyi takım savunması, oyun disiplini ve sabırlı anlayışıyla çok önemli bir 3 puana ulaştı. Herhalde Göztepe deplasmanı ve içerideki Fenerbahçe maçından 6 puanı kendileri de beklemiyorlardır.

Damien Comolli neye hazırlanmış? - Rıdvan Dilmen (Sabah)

Öncelikle Malatya takımı dolu dolu oynamadan kazandı ki geçen hafta yorucu bir maç oynamışlardı. Takımın oyuncu kadro ve dizilişlerine bakarım. Kimseyikolay kolay sert bir şekilde eleştirmem. Kesip atmak doğru olmaz. Fenerbahçe Kulübü, Haziran-Temmuz aylarında şampiyonluğun adaylarındandır. Erken koptuğumuz sezon da yaşadım ben futbolcu olarak. Fenerbahçe devrim gibi bir karar alarak, 20 yıllık bir başkan Aziz Yıldırım'ı artılarıyla eksileriyle değerlendirdi ve taraftarların sevgilisi Ali Koç'u seçti. Fenerbahçe başkanlığına da 1.5 yıl hazırlandı ve geldi. Ali Bey'in çok kredisi vardır, sonsuz. Ekonomik anlamda sürpriz bir tablodan bahsedildi. Eli kolu bağlı denilen Fenerbahçe, Barış, Ayew, Slimani, Ferdi, Berke gibi oyuncuları transfer etti. Ekonomik tablo sürprizdi belki ama hazır bir kadro da vardı. Fenerbahçe'nin ikinciliği başarı değildir ama ikinci yarıda oynanan futbol ve şampiyonluğu bir maçla kaybetmiş bir takım vardı. Sayın Cocu'ya çok büyük bir saygım var ama Türkiye Ligi dinamikleri çok farklıdır. Özellikle Hollandalı teknik adamlar farklı bir altyapıdan ve kültürden geldikleri için buraya uzaklar. Öyle radikal bir değişikliğe getirildi ki teknik heyet tamamen değişti, sportif direktör Comolli geldi. Volkan Demirel ile 9 Temmuz'a kadar sözleşme yapmadı.

Comolli hazırlık yaparken herhalde Altınordu'dan Barış'ı izlemedi. Ayew'i, Slimani'yi... Bir de Emre Akbaba var mesela, Comolli'nin 1.5 yıl Emre'yiizleyip hazırlandığını sanmıyorum. Türkiye'nin ve Fenerbahçe'nin oturmuş, belki izleyiciyi sıkan bir kemik kadrosu vardı. Bu Fenerbahçe'nin kapasitesi yok deniyordu belki ama bir kalıbı vardı.

Yeni Malatya eski Fenerbahçe - Ali Ece (Fanatik)

İlk 30 dakikada hiç isabetli şut olmadı. Aslında ilk yarım saatte Mehmet Ekici dışında set oyununda teknik kreatiflik açısından hiçbir şey yapan olmadı. İlk 45’te Fenerbahçe’nin takım boyu fazla uzun bekleri de tüm maç ortalama standartlarının bile altındaydı. Ortadan kimse Ekici’ye ofansif açıdan eşlik edemedikçe Ekici’nin fizik kondisyon eksikliği performansını düşürdü ve pas hataları arttı. Ortadan üretemeyince hücumlar belli dakikadan sonra tamamen kanada sıkıştı, hücuma çıkan beklerden de etkili orta gelmeyince takım hücumu ilk 45’te güdük kaldı.

Alanı genişletmesi gerekiyordu

Slimani çabaladı lakin Ayew bile ona uzak kalınca ilk 45’te skoru değiştiremedi. Fenerbahçe’nin ikinci yarıda ilk yarıdan farklı olarak hızlı paslaşırken takım boyunu kısaltması gerekiyordu. Malatya, Erol Bulut geldiğinden beri rakiplerine kolay geniş alan bırakmayan bir takım. Bu yüzden Fenerbahçe’nin hücumda alanı genişletmesi gerekiyordu. Sarı- Lacivertliler hücumda toparlanamadığı gibi savunmada da mavi ekran verdi. Cocu geldi ama fikirleri Hollanda’da kaldı.

Gecenin sorusu

Guilherme’nin pası, Aleksiç’in şutu iyi ama Guilherme’ye asist Aleksiç’e gol yazdıran kaleci Volkan’ın reaksiyon hatası değil mi?

Maçın starı

Aleksiç ve Guilherme sadece golün mimarları değil galibiyetin de mimarları.

Maçın olayı

Fenerbahçe beklerinin berbat performansı.

Kısa mesaj

Hasan Ali ile ilgili ilgili yorum yapmayacağım çünkü dava açarsa ödeyecek param yok.

Senin için hazırladığımız haberler