Acun Ilıcalı: "Haksızlığa gelemiyoruz. Adalet istiyoruz"

Trendyol Süper Lig ekiplerinden Fenerbahçe Asbaşkanı Acun Ilıcalı, Beyaz TV'de yayınlanan Derin Futbol programında gündeme dair açıklamalarda bulundu.

Herhangi bir kavganın içinde olmak istemediklerini söyleyen Ilıcalı, "İnşallah hem ben hem de Fenerbahçe Kulübü olarak kavganın içinde olmak istemiyoruz. Türk futbolunun geçmişinde de her zaman gerilimli dönemler olmuştur. Daha sakin dönemlerde olmuştur. Şu anda belki durumun vehametinden dolayı daha gergin durabiliriz. Fenerbahçe yönetimi olarak bir camiayı temsil ettiğimiz için haksızlığa gelemiyoruz. Adalet istiyoruz. Bir şekilde camianın sesi olmak zorundayız.

Biz bir şekilde bu camianın sesi olmak zorundayız. Kendimiz için değil camiayı temsil ettiğimiz için bu göreve talip olduk. Camia da teveccüh etti ve bizi seçti. O yüzden onların sesi olmak zorundayız.

Ben, 'Türk futbolunda garip şeyler oluyor' dedim. 'Somut konuşacağım' dedim. Açıkçası şunu rica ettim 'Benim konuştuklarıma karşılık lafı gevelemeyin açık cevap verin' Somut sorulara somut cevaplar rica ettim. Cevap alamadığımız gibi devamında da 3 gün sonra haklı çıktım. Böyle bir durum var dedim. Bir takım anlamsız avantajlar elde ediyor dedim. Tek tek söyledim. Bir anda bir oyuncu 10. dakikada yaptığı harekette kırmızı kart görmedi. (Mertens) Ben bunu anlattım böyle oluyor dedim. Haftasında da oldu zaten.

İçeriye yerleşmiş bazı isimler var. Bunlar; hakem, gözlemci. MHK Başkanı demiyorum. Federasyonu Başkanı da demiyorum. Düz mantık yapalım; Federasyon Başkanı, 'Ben VAR'daki hatayı kabul etmem' dedi. Sonrasında VAR hataları başlamadı mı? Bunun üzerine de aksiyon almasını bekliyoruz tabii ki.

Bu bir süreçtir. Pat diye olmasını beklemiyoruz. Önce hatalar olacak sonra federasyon değerlendirecek. Ardından gelecek hamleleri bekleyeceğiz. Biz 'Bu sistemi yıkacağız' derken. 'Hop! Sistem gitti' gibi bir şey demedik. Sihirbaz değiliz. Bunu mücadeleyle, önce afişe ederek sonra federasyondan müdahale bekleyerek olayın değişmesini bekledik.

İngiltere'de kulübümüz var biliyorsunuz. Belli samimi olduğumuz isimler de var. Ben İngiltere'nin MHK Başkanıyla konuştum. Aradığın zaman sohbet de ediyorsun konuşuyorsun. Ben Hull City'nin sahibi olarak MHK başkanını aradım. 'Siz bu hakemleri nasıl seçiyorsunuz? Merak ediyorum' diye sordum. 'Hakemlere hangi takımı tuttuğunu soruyoruz' dedi. Hakem de verdiğimiz forma yazıyor hangi takımı tuttuğunu. Ondan sonra ikametini soruyoruz. Sonrasında ailesinde bir takımın taraftarı var mı? Bunları soruyoruz. Bunlara bakıyoruz. Ona göre bu hakeme o takımın maçını vermiyoruz.' dedi. Türkiye'de var mı böyle bir sistem? Yok. Deveye sormuşlar boyun neden eğri diye, nerem doğru ki demiş.

Ben hakemlerin hepsini töhmet altında bırakmıyorum, yanlış anlamayın. Belki Ahmet Hoca'mın (Çakar) tuttuğu bir takım vardı. Fırat, Cüneyt Hocamın vardı. Bunlar etkilenmediler. Şimdi size soruyorum; Bir takım tutan adam, o takımın maçında hakem olduğu zaman doğru karar verebilir mi?

Ahmet Çakar: Yüzde yüz verir Acun yapma.

Acun Ilıcalı: O zaman şöyle yapalım; Avrupa maçlarına o zaman mücadele eden takımın ülkesinden hakem verelim. Versinler o zaman göreyim.

İbrahim Başkana (Hacıosmanoğlu) neden güvendiğimiz net bir şekilde anlatayım. Burada fahiş bir şekilde hata yapanlar var. Başkan neden 'VAR'daki hatayı kabul etmem' dedi? Çünkü görüyor olan hatayı. Ben polis değilim, müfettiş de değilim. Banane sebebinden. Dünkü maçta adamın suratına koyacak dirseği, kırmızıyı vermeyecek. Bana sebebini açıklasın biri bunun.

Şimdi iki tane sebep arayalım; Hakemler içindeki yapı ya bizi tahrik edip Federasyona saldırtmaya çalışıyorlar, ya Başkanı sabote ediyorlar. Biz buraya 'Adalet getireceğiz' dedik. Vura vura indireceğiz. Bugün vuracağız, yarın vuracağız. Federasyon başkanımızın da bu konuda kararlı olduğunu düşünüyorum.

Ahmet Çakar, kendi döneminde Türkiye'nin en iyi hakemiydi. Çok önemli maçlar yönetti. Kendisi bu konudan etkilenmedi diye kimseye yakıştıramıyor olabilir. Ben aynen şunu soruyorum; İngilizler salak mı? Böyle bir şey yapıyorlar. Bize mi kaldı böyle bir şey yapmak? Avrupa'da hakemin tuttuğu takımın rakibinin de maçını vermiyorlarmış. Bizde de aynı şeyin olması gerektiğini düşünüyorum. Yeteneksizlik sorun değil. Hakem hatası dünyadaki en normal şey. Herkes hata yapıyor. Hakemler de hata yapabilir.

(Geçen seneki Kasımpaşa maçı FB 2-1 kazanıyor son dakika penaltı. Konu: FB'nin lehine yapılan hatalar) Zaten maç bulamıyorlar ya... 40 metreden gelen bir top var orda. Kasımpaşalı futbolcunun eline çarptı mı çarpmadı mı? VAR'daki bunu net olarak göremez. Topun yönünden bunu anlayamaz diyorlar. Bu adamın eline top çarptıysa penaltı mı normalde? Şimdi çarpmadı diyorsunuz değil mi? O zaman açıklıyorum burada; Ben Aytaç Kara'yı aradım maçtan sonra Emre Gedik'in eline çarptı mı çarpmadı mı diye. Konuştum çarpmış. İsterseniz Aytaç'ı arayın sorun. Aytaç, merak ediyorum. Çarptı mı çarpmadı mı dedim. İsteyen maçı seyretsin bu çocuklar (Emre Gedik) Aytaç pozisyondan sonra konuşuyor. Çocuk da Aytaç'a çarptı diyor. Görüntüsü de var. Alın ortaya koyduğunuz tek maç var onda da top adamın eline çarpıyor. Bunu sordunuz, bu pozisyonda da çocuğun (Emre Gedik) eline çarpıyor. Aytaç şahit. İsteyen arasın, sorsun. Aytaç da bu arada Fenerbahçeli değil.

Ben Fenerbahçe lehine hiç hata yapılmadı demiyorum ki. Kasımpaşa maçındaki hakem 60 gün sonra tekrardan görev aldı. Galatasaray'ın fahiş hatalar olduğu Antalyaspor maçında (geçen sene 2-1) olan VAR hakemi 20 gün sonra görev aldı. 2 hata arasındaki farkı anlatıyorum. Bir tanesinde fol yok yumurta yok penaltı çalınıyor. Hugh Dallas, 'sen buna niye penaltı verdin?' diyor. 'Bilmiyorum, ruh halim değişikti' vs diyor. Bu adam 20 gün sonra tekrar sahada. Diğer pozisyonda çocuğun elime çarptı dediği pozisyonda penaltı veren hakem 60 gün sonra görev aldı.

Başkanımız MHK Başkanının sunumunu beğenmiş oradan saldıranlar var. Şimdi size soruyorum; ben MHK Başkanıyım, bunu yapacağız diyorum. Hakem dünyasında böyle yapacağız diyorum Başkanımız da bunu beğenmiş. Var mı burada bir yanlış. Sunumu beğendim demiş. Sunumu kulüp olarak beğendik. Uygulama bölümünde hata olursa biz de hata olduğunu söylesek, siz sunumu beğendiniz mi diyeceksiniz? Bizim ne suçumuz var? Başkanımız herkesin hakkını veren dobra bir insan. Sunum başka bir şey uygulama başka bir şey.

Federasyon başkanımıza şöyle güveniyoruz; Bu yapının adım adım kökü kazanacak. Bu yapı renktaşlık olabilir bu benim iddiam. Sebebini bilmediğimiz bu operasyon hala faaliyette mi? Evet. Biz de seçim döneminde taraftarımıza söz verdiğimiz gibi; gece gündüz oturacağız. Bunları tek tek kazıyacağız.

(Diğer büyük takımların size desteği var mı?) Herkesin zaten adalete desteği olmak zorunda. Beşiktaş maçında da adamı künde yapıp attılar oyun devam etti. Kimin desteği var, yok... Biz öbür kulüplerle toplantı yapmıyoruz. İnşallah kulüpler birlik olur da adalet herkese gelir. Biz bu adaleti bu sene er yada geç getireceğiz.

Mühim olan önce hırsızı yakalamak. Suçlu nasıl yakalanır biliyor musunuz? 10 dakika uzaması gereken maçın sonuna 5 dakika eklenirse eğer suçluyu yakalarız. Galatasaray - Alanyaspor maçında 5 dakika uzatma verildi ama top 2 dakika oynandı. Gözlerime inanamadım. Maç bitti. Ne oluyor biliyor musunuz? Galatasaray oyuncu değiştiriyor 1.5 dakika sürüyor. 1 dakika da hakeme itiraz ediyorlar. 1 dakika da 'ayy' dediler. Maç 1.5 dakika 2 dakika oynanıyor bitti.

Ben soruyorum şimdi Galatasaray, galibiyeti ararken maçın fazla uzamasına tesadüf diyorsak hep beraber inanalım. GS galip durumundayken uzatmaların az oynanması... Bunların hepsi somut. Bunların hepsi bariz bir şekilde göze sokulan parmaklar. O yüzden diyorum yıkılacaklar. Ben federasyon toplantısına 'Galatasaray şampiyon' nickname'le katılanların (Cihan Aydın) yöneteceği maça inanmıyorum. Ben bütün seyircilerimize ve taraftarlarımıza sesleniyorum: İngiltere de hakemler tuttuğu takımın maçını yönetemiyorsa bizde de yönetmemeli. Adam şaşırdı zaten. Nasıl yani diyor bana İngiliz MHK Başkanı.

Ben altını çizerek söylüyorum. Gelecekte de bu sorunun devam edeceğini düşünerek diyorum ki; yabancı teknik direktör milli takıma geliyor da yabancı teknik direktör FB-GS-BJK'ye geliyor da yabancı hakem neden gelemiyor ya? Dün Yunanistan derbisi Panathinaikos-Olympiakos maçını seyrettim. Maçın hakemi Alman'dı. E bitti bu kadar. Sorun yok. Türkiye'de oluşan bütün problemlerin yüzde 90'ının hakemlerden olduğunun farkında değil misiniz? Bütün kaosun ülke futbolunun geriliminin sebebinin hakemler olduğunu görmüyor musunuz?

Bu kadar net hatalar varsa yabancı hakem 5+5'i toplayamayacak mı? Maçın sonuna 10 dakika uzatma ekleyemeyecek mi? Var mı şüpheniz? Federasyon başkanımız şu anda hakemlerle ilgili çok pozitif konuştu ve bu hataların ileride olmayacağını söyledi. Ben de diyorum ki önce bekleyeceğiz. Çözülecek mi? Hata yapılsın. Bizim aleyhimize de hata yapılsın ama adil dağılsın. Hatalar adil dağılsın istiyoruz.

Niye olduğunu bilmediğimiz saçma şeyler oluyor mu? Oluyor. Ben de diyorum ki; Mühim olan arkadaki yapı değil. Mühim olan Türk Futbolunun tekrar huzura kavuşması. Benim dediğim yoldan gidersek yarın huzur olur. Beşiktaş Kullübü de hakemlerler ilgili sıkıntı yaşıyor. Trabzonspor da ciddi sıkıntılar yaşıyor. Ben sevgili Ertuğrul Doğan ile denk geldim. Sohbet ettik yabancı hakem istiyor.

Üzülerek söylüyorum eski başkanımız seçim kazanma hırsıyla Mourinho'nun maaşıyla ilgili başkanımıza bir ithamda bulundu. Mourinho ile Aziz Yıldırım 15 milyon Euro maaş ile anlaştılar. Mourinho bizimle toplantısında 'para benim için önemli değil. Ben başarı istiyorum. O yüzden Aziz Yıldırım ile 15 milyon Euro olayına takılmayın. Size karşı esneklik* (İngilizce ne dediğini anlamadım) yapabilirim' dedi. Bunun üzerine toplantı yaptık. 10.5 kendisi alacak ekibi ile birlikte 12 milyon Euro'ya anlaştık. Bunu duyan sayın Aziz Yıldırım ve Mahmut Uslu 'bir şeyler dönüyordur' diyerek açıklama yaptılar. Zaten hep öyle yapıyorlar. Başkanımız da açıklamasını yaptı. Mourinho'nun parası gayet resmi. Açıktan para vs vermiyoruz. Her şey gayet net.

Aziz Yıldırım'ın başkanlığı zamanında ne isterse yaptım. Başkan değişti ve Ali Koç'u destekledim. Ben insan tutmuyorum. Fenerbahçe'yi tutuyorum. O buhran zamanlarında madde manevi elimden gelen her şeyi yaptım. Aziz Yıldırım'ın zor zamanlarında kendisini ziyarete de gittim. Ben Ali Koç'u destekliyorum diye Aziz Yıldırım'ın bana düşman olacağı aklımın ucundan geçmezdi. Kendisi agresif bir insan olabilir. Kabul ama bunun üzerine benim namusuma ve şerefime iftira attığı andan itibaren ben gerekli hukuk mücadelemi de veriyorum. Kimsenin kimsenin dil uzatmaya hakkı yok. Burası hukuk devleti. Hayatım boyunca bu yollarda çok sevdiğim ve sonra bana düşman olan ilk insan Aziz Yıldırım değil. Bu da oluyor. Hayatın bir parçasıdır" diyerek sözlerini tamamladı.